صرف فعل ترکی استانبولی bayıltmak

bayıltmak : مصدر

Indicative mood / وجه اخباری

Present continuous simple / حال استمراری ساده
ben bayıltıyorum
sen bayıltıyorsun
o bayıltıyor
biz bayıltıyoruz
siz bayıltıyorsunuz
onlar bayıltıyorlar
Simple tense / زمان گسترده
ben bayıltırım
sen bayıltırsın
o bayıltır
biz bayıltırız
siz bayıltırsınız
onlar bayıltırlar
Past definite / گذشته خبری
ben bayılttım
sen bayılttın
o bayılttı
biz bayılttık
siz bayılttınız
onlar bayılttılar
Past progressive, dubitative / گذشته استمراری تردیدی
ben bayıltıyormuşum
sen bayıltıyormuşsun
o bayıltıyormuş
biz bayıltıyormuşuz
siz bayıltıyormuşsunuz
onlar bayıltıyormuşlar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben bayıltırmışım
sen bayıltırmışsın
o bayıltırmış
biz bayıltırmışız
siz bayıltırmışsınız
onlar bayıltırmışlar
Past progressive, narrative / گذشته استمراری روایتی
ben bayıltıyordum
sen bayıltıyordun
o bayıltıyordu
biz bayıltıyorduk
siz bayıltıyordunuz
onlar bayıltıyordular
Past perfect, narrative / گذشته کامل روایتی
ben bayıltmıştım
sen bayıltmıştın
o bayıltmıştı
biz bayıltmıştık
siz bayıltmışstınız
onlar bayıltmıştılar
Doubtful distant past / گذشته دور و تردید آمیز
ben bayıltmışmışım
sen bayıltmışmışsın
o bayıltmışmış
biz bayıltmışmışız
siz bayıltmışmışsınız
onlar bayıltmışmışlar
Past in future / گذشته در آینده
ben bayıltmış olacağım
sen bayıltmış olacaksın
o bayıltmış olacak
biz bayıltmış olacağız
siz bayıltmış olacaksınız
onlar bayıltmış olacaklır
Past conditional narrative / شرطی روایتی گذشته
ben bayıltsaydım
sen bayıltsaydın
o bayıltsaydı
biz bayıltsaydık
siz bayıltsaydınız
onlar bayıltsaydılar
Past conditional dubitative / شرطی تردیدی گذشته
ben bayıltsaymışım
sen bayıltsaymışsın
o bayıltsaymış
biz bayıltsaymışız
siz bayıltsaymışsınız
onlar bayıltsaymışlar
Future simple / زمان آینده
ben bayıltacağım
sen bayıltacaksın
o bayıltacak
biz bayıltacağız
siz bayıltacaksınız
onlar bayıltacaklar
Future in past / آینده در گذشته
ben bayıltacaktım
sen bayıltacaktın
o bayıltacaktı
biz bayıltacaktık
siz bayıltacaktınız
onlar bayıltacaktılar
Future dubitative / آینده وجه تردیدی
ben bayıltacakmışım
sen bayıltacakmışsın
o bayıltacakmış
biz bayıltacakmışız
siz bayıltacakmışsınız
onlar bayıltacakmışlar
Future conditional / آینده شرطی
ben bayıltacaksam
sen bayıltacaksan
o bayıltacaksa
biz bayıltacaksak
siz bayıltacaksanız
onlar bayıltacaksalar

Necessitative /

Simple tense / زمان گسترده
ben bayıltmalıyım
sen bayıltmalısın
o bayıltmalı(dır)
biz bayıltmalıyız
siz bayıltmalısınız
onlar bayıltmalı(dır)lar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben bayıltmalıydım
sen bayıltmalıdın
o bayıltmalıydı
biz bayıltmalıydık
siz bayıltmalıydınız
onlar bayıltmalıydılar
Past, Dubitative / گذشته تردیدی
ben bayıltmalıymışım
sen bayıltmalıymışsın
o bayıltmalıymış
biz bayıltmalıymışız
siz bayıltmalıymışsınız
onlar bayıltmalıymışlar

Conditional / وجه شرطی

Simple tense / فاعلی زمان گسترده
ben bayıltsam
sen bayıltsan
o bayıltsa
biz bayıltsak
siz bayıltsanız
onlar bayıltsalar
Present progressive / حال استمراری
ben bayıltıyorsam
sen bayıltıyorsan
o bayıltıyorsa
biz bayıltıyorsak
siz bayıltıyorsanız
onlar bayıltıyorlarsa
Present / حال ساده
ben bayıltırsam
sen bayıltırsan
o bayıltırsa
biz bayıltırsak
siz bayıltırsanız
onlar bayıltırsalar
Past definite / گذشته خبری
ben bayılttıysam
sen bayılttıysan
o bayılttıysa
biz bayılttıysak
siz bayılttıysanız
onlar bayılttıysalar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben bayıltmışsam
sen bayıltmışsan
o bayıltmışsa
biz bayıltmışsak
siz bayıltmışsanız
onlar bayıltmışsalar

Subjunctive / وجه التزامی

Simple tense / زمان گسترده
ben bayıltayım
sen bayıltasın
o bayılta
biz bayıltalım
siz bayıltasınız
onlar bayıltalar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben bayıltaydım
sen bayıltaydın
o bayıltaydı
biz bayıltaydık
siz bayıltaydınız
onlar bayıltaydılar
Past reportative /
ben bayıltaymışım
sen bayıltaymışsın
o bayıltaymış
biz bayıltaymışız
siz bayıltaymışsınız
onlar bayıltaymışlar

Imperative / وجه امری

sen bayılt
o bayıltsın
siz bayıltın(ız)
onlar bayıltsınlar
دانلود اپلیکیشن آموزشی + دیکشنری رایگان