صرف فعل ترکی استانبولی dargınlaşmak

dargınlaşmak : مصدر

Indicative mood / وجه اخباری

Present continuous simple / حال استمراری ساده
ben dargınlaşıyorum
sen dargınlaşıyorsun
o dargınlaşıyor
biz dargınlaşıyoruz
siz dargınlaşıyorsunuz
onlar dargınlaşıyorlar
Simple tense / زمان گسترده
ben dargınlaşırım
sen dargınlaşırsın
o dargınlaşır
biz dargınlaşırız
siz dargınlaşırsınız
onlar dargınlaşırlar
Past definite / گذشته خبری
ben dargınlaştım
sen dargınlaştın
o dargınlaştı
biz dargınlaştık
siz dargınlaştınız
onlar dargınlaştılar
Past progressive, dubitative / گذشته استمراری تردیدی
ben dargınlaşıyormuşum
sen dargınlaşıyormuşsun
o dargınlaşıyormuş
biz dargınlaşıyormuşuz
siz dargınlaşıyormuşsunuz
onlar dargınlaşıyormuşlar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben dargınlaşırmışım
sen dargınlaşırmışsın
o dargınlaşırmış
biz dargınlaşırmışız
siz dargınlaşırmışsınız
onlar dargınlaşırmışlar
Past progressive, narrative / گذشته استمراری روایتی
ben dargınlaşıyordum
sen dargınlaşıyordun
o dargınlaşıyordu
biz dargınlaşıyorduk
siz dargınlaşıyordunuz
onlar dargınlaşıyordular
Past perfect, narrative / گذشته کامل روایتی
ben dargınlaşmıştım
sen dargınlaşmıştın
o dargınlaşmıştı
biz dargınlaşmıştık
siz dargınlaşmışstınız
onlar dargınlaşmıştılar
Doubtful distant past / گذشته دور و تردید آمیز
ben dargınlaşmışmışım
sen dargınlaşmışmışsın
o dargınlaşmışmış
biz dargınlaşmışmışız
siz dargınlaşmışmışsınız
onlar dargınlaşmışmışlar
Past in future / گذشته در آینده
ben dargınlaşmış olacağım
sen dargınlaşmış olacaksın
o dargınlaşmış olacak
biz dargınlaşmış olacağız
siz dargınlaşmış olacaksınız
onlar dargınlaşmış olacaklır
Past conditional narrative / شرطی روایتی گذشته
ben dargınlaşsaydım
sen dargınlaşsaydın
o dargınlaşsaydı
biz dargınlaşsaydık
siz dargınlaşsaydınız
onlar dargınlaşsaydılar
Past conditional dubitative / شرطی تردیدی گذشته
ben dargınlaşsaymışım
sen dargınlaşsaymışsın
o dargınlaşsaymış
biz dargınlaşsaymışız
siz dargınlaşsaymışsınız
onlar dargınlaşsaymışlar
Future simple / زمان آینده
ben dargınlaşacağım
sen dargınlaşacaksın
o dargınlaşacak
biz dargınlaşacağız
siz dargınlaşacaksınız
onlar dargınlaşacaklar
Future in past / آینده در گذشته
ben dargınlaşacaktım
sen dargınlaşacaktın
o dargınlaşacaktı
biz dargınlaşacaktık
siz dargınlaşacaktınız
onlar dargınlaşacaktılar
Future dubitative / آینده وجه تردیدی
ben dargınlaşacakmışım
sen dargınlaşacakmışsın
o dargınlaşacakmış
biz dargınlaşacakmışız
siz dargınlaşacakmışsınız
onlar dargınlaşacakmışlar
Future conditional / آینده شرطی
ben dargınlaşacaksam
sen dargınlaşacaksan
o dargınlaşacaksa
biz dargınlaşacaksak
siz dargınlaşacaksanız
onlar dargınlaşacaksalar

Necessitative /

Simple tense / زمان گسترده
ben dargınlaşmalıyım
sen dargınlaşmalısın
o dargınlaşmalı(dır)
biz dargınlaşmalıyız
siz dargınlaşmalısınız
onlar dargınlaşmalı(dır)lar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben dargınlaşmalıydım
sen dargınlaşmalıdın
o dargınlaşmalıydı
biz dargınlaşmalıydık
siz dargınlaşmalıydınız
onlar dargınlaşmalıydılar
Past, Dubitative / گذشته تردیدی
ben dargınlaşmalıymışım
sen dargınlaşmalıymışsın
o dargınlaşmalıymış
biz dargınlaşmalıymışız
siz dargınlaşmalıymışsınız
onlar dargınlaşmalıymışlar

Conditional / وجه شرطی

Simple tense / فاعلی زمان گسترده
ben dargınlaşsam
sen dargınlaşsan
o dargınlaşsa
biz dargınlaşsak
siz dargınlaşsanız
onlar dargınlaşsalar
Present progressive / حال استمراری
ben dargınlaşıyorsam
sen dargınlaşıyorsan
o dargınlaşıyorsa
biz dargınlaşıyorsak
siz dargınlaşıyorsanız
onlar dargınlaşıyorlarsa
Present / حال ساده
ben dargınlaşırsam
sen dargınlaşırsan
o dargınlaşırsa
biz dargınlaşırsak
siz dargınlaşırsanız
onlar dargınlaşırsalar
Past definite / گذشته خبری
ben dargınlaştıysam
sen dargınlaştıysan
o dargınlaştıysa
biz dargınlaştıysak
siz dargınlaştıysanız
onlar dargınlaştıysalar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben dargınlaşmışsam
sen dargınlaşmışsan
o dargınlaşmışsa
biz dargınlaşmışsak
siz dargınlaşmışsanız
onlar dargınlaşmışsalar

Subjunctive / وجه التزامی

Simple tense / زمان گسترده
ben dargınlaşayım
sen dargınlaşasın
o dargınlaşa
biz dargınlaşalım
siz dargınlaşasınız
onlar dargınlaşalar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben dargınlaşaydım
sen dargınlaşaydın
o dargınlaşaydı
biz dargınlaşaydık
siz dargınlaşaydınız
onlar dargınlaşaydılar
Past reportative /
ben dargınlaşaymışım
sen dargınlaşaymışsın
o dargınlaşaymış
biz dargınlaşaymışız
siz dargınlaşaymışsınız
onlar dargınlaşaymışlar

Imperative / وجه امری

sen dargınlaş
o dargınlaşsın
siz dargınlaşın(ız)
onlar dargınlaşsınlar
دانلود اپلیکیشن آموزشی + دیکشنری رایگان