صرف فعل ترکی استانبولی duralamak

duralamak : مصدر

Indicative mood / وجه اخباری

Present continuous simple / حال استمراری ساده
ben duralıyorum
sen duralıyorsun
o duralıyor
biz duralıyoruz
siz duralıyorsunuz
onlar duralıyorlar
Simple tense / زمان گسترده
ben duralarım
sen duralarsın
o duralar
biz duralarız
siz duralarsınız
onlar duralarlar
Past definite / گذشته خبری
ben duraladım
sen duraladın
o duraladı
biz duraladık
siz duraladınız
onlar duraladılar
Past progressive, dubitative / گذشته استمراری تردیدی
ben duralıyormuşum
sen duralıyormuşsun
o duralıyormuş
biz duralıyormuşuz
siz duralıyormuşsunuz
onlar duralıyormuşlar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben duralarmışım
sen duralarmışsın
o duralarmış
biz duralarmışız
siz duralarmışsınız
onlar duralarmışlar
Past progressive, narrative / گذشته استمراری روایتی
ben duralıyordum
sen duralıyordun
o duralıyordu
biz duralıyorduk
siz duralıyordunuz
onlar duralıyordular
Past perfect, narrative / گذشته کامل روایتی
ben duralamıştım
sen duralamıştın
o duralamıştı
biz duralamıştık
siz duralamışstınız
onlar duralamıştılar
Doubtful distant past / گذشته دور و تردید آمیز
ben duralamışmışım
sen duralamışmışsın
o duralamışmış
biz duralamışmışız
siz duralamışmışsınız
onlar duralamışmışlar
Past in future / گذشته در آینده
ben duralamış olacağım
sen duralamış olacaksın
o duralamış olacak
biz duralamış olacağız
siz duralamış olacaksınız
onlar duralamış olacaklır
Past conditional narrative / شرطی روایتی گذشته
ben duralasaydım
sen duralasaydın
o duralasaydı
biz duralasaydık
siz duralasaydınız
onlar duralasaydılar
Past conditional dubitative / شرطی تردیدی گذشته
ben duralasaymışım
sen duralasaymışsın
o duralasaymış
biz duralasaymışız
siz duralasaymışsınız
onlar duralasaymışlar
Future simple / زمان آینده
ben durala-acağım
sen durala-acaksın
o durala-acak
biz durala-acağız
siz durala-acaksınız
onlar durala-acaklar
Future in past / آینده در گذشته
ben durala-acaktım
sen durala-acaktın
o durala-acaktı
biz durala-acaktık
siz durala-acaktınız
onlar durala-acaktılar
Future dubitative / آینده وجه تردیدی
ben durala-acakmışım
sen durala-acakmışsın
o durala-acakmış
biz durala-acakmışız
siz durala-acakmışsınız
onlar durala-acakmışlar
Future conditional / آینده شرطی
ben durala-acaksam
sen durala-acaksan
o durala-acaksa
biz durala-acaksak
siz durala-acaksanız
onlar durala-acaksalar

Necessitative /

Simple tense / زمان گسترده
ben duralamalıyım
sen duralamalısın
o duralamalı(dır)
biz duralamalıyız
siz duralamalısınız
onlar duralamalı(dır)lar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben duralamalıydım
sen duralamalıdın
o duralamalıydı
biz duralamalıydık
siz duralamalıydınız
onlar duralamalıydılar
Past, Dubitative / گذشته تردیدی
ben duralamalıymışım
sen duralamalıymışsın
o duralamalıymış
biz duralamalıymışız
siz duralamalıymışsınız
onlar duralamalıymışlar

Conditional / وجه شرطی

Simple tense / فاعلی زمان گسترده
ben duralasam
sen duralasan
o duralasa
biz duralasak
siz duralasanız
onlar duralasalar
Present progressive / حال استمراری
ben duralıyorsam
sen duralıyorsan
o duralıyorsa
biz duralıyorsak
siz duralıyorsanız
onlar duralıyorlarsa
Present / حال ساده
ben duralarsam
sen duralarsan
o duralarsa
biz duralarsak
siz duralarsanız
onlar duralarsalar
Past definite / گذشته خبری
ben duraladıysam
sen duraladıysan
o duraladıysa
biz duraladıysak
siz duraladıysanız
onlar duraladıysalar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben duralamışsam
sen duralamışsan
o duralamışsa
biz duralamışsak
siz duralamışsanız
onlar duralamışsalar

Subjunctive / وجه التزامی

Simple tense / زمان گسترده
ben durala-ayım
sen durala-asın
o durala-a
biz durala-alım
siz durala-asınız
onlar durala-alar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben durala-aydım
sen durala-aydın
o durala-aydı
biz durala-aydık
siz durala-aydınız
onlar durala-aydılar
Past reportative /
ben durala-aymışım
sen durala-aymışsın
o durala-aymış
biz durala-aymışız
siz durala-aymışsınız
onlar durala-aymışlar

Imperative / وجه امری

sen durala
o duralasın
siz duralaın(ız)
onlar duralasınlar
دانلود اپلیکیشن آموزشی + دیکشنری رایگان