صرف فعل ترکی استانبولی eli havada kalmak

eli havada kalmak : مصدر

Indicative mood / وجه اخباری

Present continuous simple / حال استمراری ساده
ben eli havada kalıyorum
sen eli havada kalıyorsun
o eli havada kalıyor
biz eli havada kalıyoruz
siz eli havada kalıyorsunuz
onlar eli havada kalıyorlar
Simple tense / زمان گسترده
ben eli havada kalırım
sen eli havada kalırsın
o eli havada kalır
biz eli havada kalırız
siz eli havada kalırsınız
onlar eli havada kalırlar
Past definite / گذشته خبری
ben eli havada kaldım
sen eli havada kaldın
o eli havada kaldı
biz eli havada kaldık
siz eli havada kaldınız
onlar eli havada kaldılar
Past progressive, dubitative / گذشته استمراری تردیدی
ben eli havada kalıyormuşum
sen eli havada kalıyormuşsun
o eli havada kalıyormuş
biz eli havada kalıyormuşuz
siz eli havada kalıyormuşsunuz
onlar eli havada kalıyormuşlar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben eli havada kalırmışım
sen eli havada kalırmışsın
o eli havada kalırmış
biz eli havada kalırmışız
siz eli havada kalırmışsınız
onlar eli havada kalırmışlar
Past progressive, narrative / گذشته استمراری روایتی
ben eli havada kalıyordum
sen eli havada kalıyordun
o eli havada kalıyordu
biz eli havada kalıyorduk
siz eli havada kalıyordunuz
onlar eli havada kalıyordular
Past perfect, narrative / گذشته کامل روایتی
ben eli havada kalmıştım
sen eli havada kalmıştın
o eli havada kalmıştı
biz eli havada kalmıştık
siz eli havada kalmışstınız
onlar eli havada kalmıştılar
Doubtful distant past / گذشته دور و تردید آمیز
ben eli havada kalmışmışım
sen eli havada kalmışmışsın
o eli havada kalmışmış
biz eli havada kalmışmışız
siz eli havada kalmışmışsınız
onlar eli havada kalmışmışlar
Past in future / گذشته در آینده
ben eli havada kalmış olacağım
sen eli havada kalmış olacaksın
o eli havada kalmış olacak
biz eli havada kalmış olacağız
siz eli havada kalmış olacaksınız
onlar eli havada kalmış olacaklır
Past conditional narrative / شرطی روایتی گذشته
ben eli havada kalsaydım
sen eli havada kalsaydın
o eli havada kalsaydı
biz eli havada kalsaydık
siz eli havada kalsaydınız
onlar eli havada kalsaydılar
Past conditional dubitative / شرطی تردیدی گذشته
ben eli havada kalsaymışım
sen eli havada kalsaymışsın
o eli havada kalsaymış
biz eli havada kalsaymışız
siz eli havada kalsaymışsınız
onlar eli havada kalsaymışlar
Future simple / زمان آینده
ben eli havada kalacağım
sen eli havada kalacaksın
o eli havada kalacak
biz eli havada kalacağız
siz eli havada kalacaksınız
onlar eli havada kalacaklar
Future in past / آینده در گذشته
ben eli havada kalacaktım
sen eli havada kalacaktın
o eli havada kalacaktı
biz eli havada kalacaktık
siz eli havada kalacaktınız
onlar eli havada kalacaktılar
Future dubitative / آینده وجه تردیدی
ben eli havada kalacakmışım
sen eli havada kalacakmışsın
o eli havada kalacakmış
biz eli havada kalacakmışız
siz eli havada kalacakmışsınız
onlar eli havada kalacakmışlar
Future conditional / آینده شرطی
ben eli havada kalacaksam
sen eli havada kalacaksan
o eli havada kalacaksa
biz eli havada kalacaksak
siz eli havada kalacaksanız
onlar eli havada kalacaksalar

Necessitative /

Simple tense / زمان گسترده
ben eli havada kalmalıyım
sen eli havada kalmalısın
o eli havada kalmalı(dır)
biz eli havada kalmalıyız
siz eli havada kalmalısınız
onlar eli havada kalmalı(dır)lar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben eli havada kalmalıydım
sen eli havada kalmalıdın
o eli havada kalmalıydı
biz eli havada kalmalıydık
siz eli havada kalmalıydınız
onlar eli havada kalmalıydılar
Past, Dubitative / گذشته تردیدی
ben eli havada kalmalıymışım
sen eli havada kalmalıymışsın
o eli havada kalmalıymış
biz eli havada kalmalıymışız
siz eli havada kalmalıymışsınız
onlar eli havada kalmalıymışlar

Conditional / وجه شرطی

Simple tense / فاعلی زمان گسترده
ben eli havada kalsam
sen eli havada kalsan
o eli havada kalsa
biz eli havada kalsak
siz eli havada kalsanız
onlar eli havada kalsalar
Present progressive / حال استمراری
ben eli havada kalıyorsam
sen eli havada kalıyorsan
o eli havada kalıyorsa
biz eli havada kalıyorsak
siz eli havada kalıyorsanız
onlar eli havada kalıyorlarsa
Present / حال ساده
ben eli havada kalırsam
sen eli havada kalırsan
o eli havada kalırsa
biz eli havada kalırsak
siz eli havada kalırsanız
onlar eli havada kalırsalar
Past definite / گذشته خبری
ben eli havada kaldıysam
sen eli havada kaldıysan
o eli havada kaldıysa
biz eli havada kaldıysak
siz eli havada kaldıysanız
onlar eli havada kaldıysalar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben eli havada kalmışsam
sen eli havada kalmışsan
o eli havada kalmışsa
biz eli havada kalmışsak
siz eli havada kalmışsanız
onlar eli havada kalmışsalar

Subjunctive / وجه التزامی

Simple tense / زمان گسترده
ben eli havada kalayım
sen eli havada kalasın
o eli havada kala
biz eli havada kalalım
siz eli havada kalasınız
onlar eli havada kalalar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben eli havada kalaydım
sen eli havada kalaydın
o eli havada kalaydı
biz eli havada kalaydık
siz eli havada kalaydınız
onlar eli havada kalaydılar
Past reportative /
ben eli havada kalaymışım
sen eli havada kalaymışsın
o eli havada kalaymış
biz eli havada kalaymışız
siz eli havada kalaymışsınız
onlar eli havada kalaymışlar

Imperative / وجه امری

sen eli havada kal
o eli havada kalsın
siz eli havada kalın(ız)
onlar eli havada kalsınlar
دانلود اپلیکیشن آموزشی + دیکشنری رایگان