صرف فعل ترکی استانبولی hudutlandırmak

hudutlandırmak : مصدر

Indicative mood / وجه اخباری

Present continuous simple / حال استمراری ساده
ben hudutlandırıyorum
sen hudutlandırıyorsun
o hudutlandırıyor
biz hudutlandırıyoruz
siz hudutlandırıyorsunuz
onlar hudutlandırıyorlar
Simple tense / زمان گسترده
ben hudutlandırırım
sen hudutlandırırsın
o hudutlandırır
biz hudutlandırırız
siz hudutlandırırsınız
onlar hudutlandırırlar
Past definite / گذشته خبری
ben hudutlandırdım
sen hudutlandırdın
o hudutlandırdı
biz hudutlandırdık
siz hudutlandırdınız
onlar hudutlandırdılar
Past progressive, dubitative / گذشته استمراری تردیدی
ben hudutlandırıyormuşum
sen hudutlandırıyormuşsun
o hudutlandırıyormuş
biz hudutlandırıyormuşuz
siz hudutlandırıyormuşsunuz
onlar hudutlandırıyormuşlar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben hudutlandırırmışım
sen hudutlandırırmışsın
o hudutlandırırmış
biz hudutlandırırmışız
siz hudutlandırırmışsınız
onlar hudutlandırırmışlar
Past progressive, narrative / گذشته استمراری روایتی
ben hudutlandırıyordum
sen hudutlandırıyordun
o hudutlandırıyordu
biz hudutlandırıyorduk
siz hudutlandırıyordunuz
onlar hudutlandırıyordular
Past perfect, narrative / گذشته کامل روایتی
ben hudutlandırmıştım
sen hudutlandırmıştın
o hudutlandırmıştı
biz hudutlandırmıştık
siz hudutlandırmışstınız
onlar hudutlandırmıştılar
Doubtful distant past / گذشته دور و تردید آمیز
ben hudutlandırmışmışım
sen hudutlandırmışmışsın
o hudutlandırmışmış
biz hudutlandırmışmışız
siz hudutlandırmışmışsınız
onlar hudutlandırmışmışlar
Past in future / گذشته در آینده
ben hudutlandırmış olacağım
sen hudutlandırmış olacaksın
o hudutlandırmış olacak
biz hudutlandırmış olacağız
siz hudutlandırmış olacaksınız
onlar hudutlandırmış olacaklır
Past conditional narrative / شرطی روایتی گذشته
ben hudutlandırsaydım
sen hudutlandırsaydın
o hudutlandırsaydı
biz hudutlandırsaydık
siz hudutlandırsaydınız
onlar hudutlandırsaydılar
Past conditional dubitative / شرطی تردیدی گذشته
ben hudutlandırsaymışım
sen hudutlandırsaymışsın
o hudutlandırsaymış
biz hudutlandırsaymışız
siz hudutlandırsaymışsınız
onlar hudutlandırsaymışlar
Future simple / زمان آینده
ben hudutlandıracağım
sen hudutlandıracaksın
o hudutlandıracak
biz hudutlandıracağız
siz hudutlandıracaksınız
onlar hudutlandıracaklar
Future in past / آینده در گذشته
ben hudutlandıracaktım
sen hudutlandıracaktın
o hudutlandıracaktı
biz hudutlandıracaktık
siz hudutlandıracaktınız
onlar hudutlandıracaktılar
Future dubitative / آینده وجه تردیدی
ben hudutlandıracakmışım
sen hudutlandıracakmışsın
o hudutlandıracakmış
biz hudutlandıracakmışız
siz hudutlandıracakmışsınız
onlar hudutlandıracakmışlar
Future conditional / آینده شرطی
ben hudutlandıracaksam
sen hudutlandıracaksan
o hudutlandıracaksa
biz hudutlandıracaksak
siz hudutlandıracaksanız
onlar hudutlandıracaksalar

Necessitative /

Simple tense / زمان گسترده
ben hudutlandırmalıyım
sen hudutlandırmalısın
o hudutlandırmalı(dır)
biz hudutlandırmalıyız
siz hudutlandırmalısınız
onlar hudutlandırmalı(dır)lar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben hudutlandırmalıydım
sen hudutlandırmalıdın
o hudutlandırmalıydı
biz hudutlandırmalıydık
siz hudutlandırmalıydınız
onlar hudutlandırmalıydılar
Past, Dubitative / گذشته تردیدی
ben hudutlandırmalıymışım
sen hudutlandırmalıymışsın
o hudutlandırmalıymış
biz hudutlandırmalıymışız
siz hudutlandırmalıymışsınız
onlar hudutlandırmalıymışlar

Conditional / وجه شرطی

Simple tense / فاعلی زمان گسترده
ben hudutlandırsam
sen hudutlandırsan
o hudutlandırsa
biz hudutlandırsak
siz hudutlandırsanız
onlar hudutlandırsalar
Present progressive / حال استمراری
ben hudutlandırıyorsam
sen hudutlandırıyorsan
o hudutlandırıyorsa
biz hudutlandırıyorsak
siz hudutlandırıyorsanız
onlar hudutlandırıyorlarsa
Present / حال ساده
ben hudutlandırırsam
sen hudutlandırırsan
o hudutlandırırsa
biz hudutlandırırsak
siz hudutlandırırsanız
onlar hudutlandırırsalar
Past definite / گذشته خبری
ben hudutlandırdıysam
sen hudutlandırdıysan
o hudutlandırdıysa
biz hudutlandırdıysak
siz hudutlandırdıysanız
onlar hudutlandırdıysalar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben hudutlandırmışsam
sen hudutlandırmışsan
o hudutlandırmışsa
biz hudutlandırmışsak
siz hudutlandırmışsanız
onlar hudutlandırmışsalar

Subjunctive / وجه التزامی

Simple tense / زمان گسترده
ben hudutlandırayım
sen hudutlandırasın
o hudutlandıra
biz hudutlandıralım
siz hudutlandırasınız
onlar hudutlandıralar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben hudutlandıraydım
sen hudutlandıraydın
o hudutlandıraydı
biz hudutlandıraydık
siz hudutlandıraydınız
onlar hudutlandıraydılar
Past reportative /
ben hudutlandıraymışım
sen hudutlandıraymışsın
o hudutlandıraymış
biz hudutlandıraymışız
siz hudutlandıraymışsınız
onlar hudutlandıraymışlar

Imperative / وجه امری

sen hudutlandır
o hudutlandırsın
siz hudutlandırın(ız)
onlar hudutlandırsınlar
دانلود اپلیکیشن آموزشی + دیکشنری رایگان