صرف فعل ترکی استانبولی kıymetlenmek

kıymetlenmek : مصدر

Indicative mood / وجه اخباری

Present continuous simple / حال استمراری ساده
ben kıymetleniyorum
sen kıymetleniyorsun
o kıymetleniyor
biz kıymetleniyoruz
siz kıymetleniyorsunuz
onlar kıymetleniyorlar
Simple tense / زمان گسترده
ben kıymetlenirim
sen kıymetlenirsin
o kıymetlenir
biz kıymetleniriz
siz kıymetlenirsiniz
onlar kıymetlenirler
Past definite / گذشته خبری
ben kıymetlendim
sen kıymetlendin
o kıymetlendi
biz kıymetlendik
siz kıymetlendiniz
onlar kıymetlendiler
Past progressive, dubitative / گذشته استمراری تردیدی
ben kıymetleniyormuşum
sen kıymetleniyormuşsun
o kıymetleniyormuş
biz kıymetleniyormuşuz
siz kıymetleniyormuşsunuz
onlar kıymetleniyormuşlar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben kıymetlenirmişim
sen kıymetlenirmişsin
o kıymetlenirmiş
biz kıymetlenirmişiz
siz kıymetlenirmişsiniz
onlar kıymetlenirmişler
Past progressive, narrative / گذشته استمراری روایتی
ben kıymetleniyordum
sen kıymetleniyordun
o kıymetleniyordu
biz kıymetleniyorduk
siz kıymetleniyordunuz
onlar kıymetleniyordular
Past perfect, narrative / گذشته کامل روایتی
ben kıymetlenmiştim
sen kıymetlenmiştin
o kıymetlenmişti
biz kıymetlenmiştik
siz kıymetlenmişstiniz
onlar kıymetlenmiştiler
Doubtful distant past / گذشته دور و تردید آمیز
ben kıymetlenmişmişim
sen kıymetlenmişmişsin
o kıymetlenmişmiş
biz kıymetlenmişmişiz
siz kıymetlenmişmişsiniz
onlar kıymetlenmişmişler
Past in future / گذشته در آینده
ben kıymetlenmiş olacağım
sen kıymetlenmiş olacaksın
o kıymetlenmiş olacak
biz kıymetlenmiş olacağız
siz kıymetlenmiş olacaksınız
onlar kıymetlenmiş olacaklır
Past conditional narrative / شرطی روایتی گذشته
ben kıymetlenseydim
sen kıymetlenseydin
o kıymetlenseydi
biz kıymetlenseydik
siz kıymetlenseydiniz
onlar kıymetlenseydiler
Past conditional dubitative / شرطی تردیدی گذشته
ben kıymetlenseymişim
sen kıymetlenseymişsin
o kıymetlenseymiş
biz kıymetlenseymişiz
siz kıymetlenseymişsiniz
onlar kıymetlenseymişler
Future simple / زمان آینده
ben kıymetleneceğim
sen kıymetleneceksin
o kıymetlenecek
biz kıymetleneceğiz
siz kıymetleneceksiniz
onlar kıymetlenecekler
Future in past / آینده در گذشته
ben kıymetlenecektim
sen kıymetlenecektin
o kıymetlenecekti
biz kıymetlenecektik
siz kıymetlenecektiniz
onlar kıymetlenecektiler
Future dubitative / آینده وجه تردیدی
ben kıymetlenecekmişim
sen kıymetlenecekmişsin
o kıymetlenecekmiş
biz kıymetlenecekmişiz
siz kıymetlenecekmişsiniz
onlar kıymetlenecekmişler
Future conditional / آینده شرطی
ben kıymetleneceksem
sen kıymetleneceksen
o kıymetlenecekse
biz kıymetleneceksek
siz kıymetlenecekseniz
onlar kıymetlenecekseler

Necessitative /

Simple tense / زمان گسترده
ben kıymetlenmeliyim
sen kıymetlenmelisin
o kıymetlenmeli(dir)
biz kıymetlenmeliyiz
siz kıymetlenmelisiniz
onlar kıymetlenmeli(dir)ler
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben kıymetlenmeliydim
sen kıymetlenmelidin
o kıymetlenmeliydi
biz kıymetlenmeliydik
siz kıymetlenmeliydiniz
onlar kıymetlenmeliydiler
Past, Dubitative / گذشته تردیدی
ben kıymetlenmeliymişim
sen kıymetlenmeliymişsin
o kıymetlenmeliymiş
biz kıymetlenmeliymişiz
siz kıymetlenmeliymişsiniz
onlar kıymetlenmeliymişler

Conditional / وجه شرطی

Simple tense / فاعلی زمان گسترده
ben kıymetlensem
sen kıymetlensen
o kıymetlense
biz kıymetlensek
siz kıymetlenseniz
onlar kıymetlenseler
Present progressive / حال استمراری
ben kıymetleniyorsam
sen kıymetleniyorsan
o kıymetleniyorsa
biz kıymetleniyorsak
siz kıymetleniyorsanız
onlar kıymetleniyorlarsa
Present / حال ساده
ben kıymetlenirsem
sen kıymetlenirsen
o kıymetlenirse
biz kıymetlenirsek
siz kıymetlenirseniz
onlar kıymetlenirseler
Past definite / گذشته خبری
ben kıymetlendiysem
sen kıymetlendiysen
o kıymetlendiyse
biz kıymetlendiysek
siz kıymetlendiyseniz
onlar kıymetlendiyseler
Indefinite past / گذشته گسترده
ben kıymetlenmişsem
sen kıymetlenmişsen
o kıymetlenmişse
biz kıymetlenmişsek
siz kıymetlenmişseniz
onlar kıymetlenmişseler

Subjunctive / وجه التزامی

Simple tense / زمان گسترده
ben kıymetleneyim
sen kıymetlenesin
o kıymetlene
biz kıymetlenelim
siz kıymetlenesiniz
onlar kıymetleneler
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben kıymetleneydim
sen kıymetleneydin
o kıymetleneydi
biz kıymetleneydik
siz kıymetleneydiniz
onlar kıymetleneydiler
Past reportative /
ben kıymetleneymişim
sen kıymetleneymişsin
o kıymetleneymiş
biz kıymetleneymişiz
siz kıymetleneymişsiniz
onlar kıymetleneymişler

Imperative / وجه امری

sen kıymetlen
o kıymetlensin
siz kıymetlenin(iz)
onlar kıymetlensinler
دانلود اپلیکیشن آموزشی + دیکشنری رایگان