صرف فعل ترکی استانبولی karşı karşıya gelmek

karşı karşıya gelmek : مصدر

Indicative mood / وجه اخباری

Present continuous simple / حال استمراری ساده
ben karşı karşıya geliyorum
sen karşı karşıya geliyorsun
o karşı karşıya geliyor
biz karşı karşıya geliyoruz
siz karşı karşıya geliyorsunuz
onlar karşı karşıya geliyorlar
Simple tense / زمان گسترده
ben karşı karşıya gelirim
sen karşı karşıya gelirsin
o karşı karşıya gelir
biz karşı karşıya geliriz
siz karşı karşıya gelirsiniz
onlar karşı karşıya gelirler
Past definite / گذشته خبری
ben karşı karşıya geldim
sen karşı karşıya geldin
o karşı karşıya geldi
biz karşı karşıya geldik
siz karşı karşıya geldiniz
onlar karşı karşıya geldiler
Past progressive, dubitative / گذشته استمراری تردیدی
ben karşı karşıya geliyormuşum
sen karşı karşıya geliyormuşsun
o karşı karşıya geliyormuş
biz karşı karşıya geliyormuşuz
siz karşı karşıya geliyormuşsunuz
onlar karşı karşıya geliyormuşlar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben karşı karşıya gelirmişim
sen karşı karşıya gelirmişsin
o karşı karşıya gelirmiş
biz karşı karşıya gelirmişiz
siz karşı karşıya gelirmişsiniz
onlar karşı karşıya gelirmişler
Past progressive, narrative / گذشته استمراری روایتی
ben karşı karşıya geliyordum
sen karşı karşıya geliyordun
o karşı karşıya geliyordu
biz karşı karşıya geliyorduk
siz karşı karşıya geliyordunuz
onlar karşı karşıya geliyordular
Past perfect, narrative / گذشته کامل روایتی
ben karşı karşıya gelmiştim
sen karşı karşıya gelmiştin
o karşı karşıya gelmişti
biz karşı karşıya gelmiştik
siz karşı karşıya gelmişstiniz
onlar karşı karşıya gelmiştiler
Doubtful distant past / گذشته دور و تردید آمیز
ben karşı karşıya gelmişmişim
sen karşı karşıya gelmişmişsin
o karşı karşıya gelmişmiş
biz karşı karşıya gelmişmişiz
siz karşı karşıya gelmişmişsiniz
onlar karşı karşıya gelmişmişler
Past in future / گذشته در آینده
ben karşı karşıya gelmiş olacağım
sen karşı karşıya gelmiş olacaksın
o karşı karşıya gelmiş olacak
biz karşı karşıya gelmiş olacağız
siz karşı karşıya gelmiş olacaksınız
onlar karşı karşıya gelmiş olacaklır
Past conditional narrative / شرطی روایتی گذشته
ben karşı karşıya gelseydim
sen karşı karşıya gelseydin
o karşı karşıya gelseydi
biz karşı karşıya gelseydik
siz karşı karşıya gelseydiniz
onlar karşı karşıya gelseydiler
Past conditional dubitative / شرطی تردیدی گذشته
ben karşı karşıya gelseymişim
sen karşı karşıya gelseymişsin
o karşı karşıya gelseymiş
biz karşı karşıya gelseymişiz
siz karşı karşıya gelseymişsiniz
onlar karşı karşıya gelseymişler
Future simple / زمان آینده
ben karşı karşıya geleceğim
sen karşı karşıya geleceksin
o karşı karşıya gelecek
biz karşı karşıya geleceğiz
siz karşı karşıya geleceksiniz
onlar karşı karşıya gelecekler
Future in past / آینده در گذشته
ben karşı karşıya gelecektim
sen karşı karşıya gelecektin
o karşı karşıya gelecekti
biz karşı karşıya gelecektik
siz karşı karşıya gelecektiniz
onlar karşı karşıya gelecektiler
Future dubitative / آینده وجه تردیدی
ben karşı karşıya gelecekmişim
sen karşı karşıya gelecekmişsin
o karşı karşıya gelecekmiş
biz karşı karşıya gelecekmişiz
siz karşı karşıya gelecekmişsiniz
onlar karşı karşıya gelecekmişler
Future conditional / آینده شرطی
ben karşı karşıya geleceksem
sen karşı karşıya geleceksen
o karşı karşıya gelecekse
biz karşı karşıya geleceksek
siz karşı karşıya gelecekseniz
onlar karşı karşıya gelecekseler

Necessitative /

Simple tense / زمان گسترده
ben karşı karşıya gelmeliyim
sen karşı karşıya gelmelisin
o karşı karşıya gelmeli(dir)
biz karşı karşıya gelmeliyiz
siz karşı karşıya gelmelisiniz
onlar karşı karşıya gelmeli(dir)ler
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben karşı karşıya gelmeliydim
sen karşı karşıya gelmelidin
o karşı karşıya gelmeliydi
biz karşı karşıya gelmeliydik
siz karşı karşıya gelmeliydiniz
onlar karşı karşıya gelmeliydiler
Past, Dubitative / گذشته تردیدی
ben karşı karşıya gelmeliymişim
sen karşı karşıya gelmeliymişsin
o karşı karşıya gelmeliymiş
biz karşı karşıya gelmeliymişiz
siz karşı karşıya gelmeliymişsiniz
onlar karşı karşıya gelmeliymişler

Conditional / وجه شرطی

Simple tense / فاعلی زمان گسترده
ben karşı karşıya gelsem
sen karşı karşıya gelsen
o karşı karşıya gelse
biz karşı karşıya gelsek
siz karşı karşıya gelseniz
onlar karşı karşıya gelseler
Present progressive / حال استمراری
ben karşı karşıya geliyorsam
sen karşı karşıya geliyorsan
o karşı karşıya geliyorsa
biz karşı karşıya geliyorsak
siz karşı karşıya geliyorsanız
onlar karşı karşıya geliyorlarsa
Present / حال ساده
ben karşı karşıya gelirsem
sen karşı karşıya gelirsen
o karşı karşıya gelirse
biz karşı karşıya gelirsek
siz karşı karşıya gelirseniz
onlar karşı karşıya gelirseler
Past definite / گذشته خبری
ben karşı karşıya geldiysem
sen karşı karşıya geldiysen
o karşı karşıya geldiyse
biz karşı karşıya geldiysek
siz karşı karşıya geldiyseniz
onlar karşı karşıya geldiyseler
Indefinite past / گذشته گسترده
ben karşı karşıya gelmişsem
sen karşı karşıya gelmişsen
o karşı karşıya gelmişse
biz karşı karşıya gelmişsek
siz karşı karşıya gelmişseniz
onlar karşı karşıya gelmişseler

Subjunctive / وجه التزامی

Simple tense / زمان گسترده
ben karşı karşıya geleyim
sen karşı karşıya gelesin
o karşı karşıya gele
biz karşı karşıya gelelim
siz karşı karşıya gelesiniz
onlar karşı karşıya geleler
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben karşı karşıya geleydim
sen karşı karşıya geleydin
o karşı karşıya geleydi
biz karşı karşıya geleydik
siz karşı karşıya geleydiniz
onlar karşı karşıya geleydiler
Past reportative /
ben karşı karşıya geleymişim
sen karşı karşıya geleymişsin
o karşı karşıya geleymiş
biz karşı karşıya geleymişiz
siz karşı karşıya geleymişsiniz
onlar karşı karşıya geleymişler

Imperative / وجه امری

sen karşı karşıya gel
o karşı karşıya gelsin
siz karşı karşıya gelin(iz)
onlar karşı karşıya gelsinler
دانلود اپلیکیشن آموزشی + دیکشنری رایگان