صرف فعل ترکی استانبولی umutsuzluğa düşmek

umutsuzluğa düşmek : مصدر

Indicative mood / وجه اخباری

Present continuous simple / حال استمراری ساده
ben umutsuzluğa düşüyorum
sen umutsuzluğa düşüyorsun
o umutsuzluğa düşüyor
biz umutsuzluğa düşüyoruz
siz umutsuzluğa düşüyorsunuz
onlar umutsuzluğa düşüyorlar
Simple tense / زمان گسترده
ben umutsuzluğa düşürüm
sen umutsuzluğa düşürsün
o umutsuzluğa düşür
biz umutsuzluğa düşürüz
siz umutsuzluğa düşürsünüz
onlar umutsuzluğa düşürler
Past definite / گذشته خبری
ben umutsuzluğa düştüm
sen umutsuzluğa düştün
o umutsuzluğa düştü
biz umutsuzluğa düştük
siz umutsuzluğa düştünüz
onlar umutsuzluğa düştüler
Past progressive, dubitative / گذشته استمراری تردیدی
ben umutsuzluğa düşüyormuşum
sen umutsuzluğa düşüyormuşsun
o umutsuzluğa düşüyormuş
biz umutsuzluğa düşüyormuşuz
siz umutsuzluğa düşüyormuşsunuz
onlar umutsuzluğa düşüyormuşlar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben umutsuzluğa düşürmüşüm
sen umutsuzluğa düşürmüşsün
o umutsuzluğa düşürmüş
biz umutsuzluğa düşürmüşüz
siz umutsuzluğa düşürmüşsünüz
onlar umutsuzluğa düşürmüşler
Past progressive, narrative / گذشته استمراری روایتی
ben umutsuzluğa düşüyordum
sen umutsuzluğa düşüyordun
o umutsuzluğa düşüyordu
biz umutsuzluğa düşüyorduk
siz umutsuzluğa düşüyordunuz
onlar umutsuzluğa düşüyordular
Past perfect, narrative / گذشته کامل روایتی
ben umutsuzluğa düşmüştüm
sen umutsuzluğa düşmüştün
o umutsuzluğa düşmüştü
biz umutsuzluğa düşmüştük
siz umutsuzluğa düşmüşstünüz
onlar umutsuzluğa düşmüştüler
Doubtful distant past / گذشته دور و تردید آمیز
ben umutsuzluğa düşmüşmüşüm
sen umutsuzluğa düşmüşmüşsün
o umutsuzluğa düşmüşmüş
biz umutsuzluğa düşmüşmüşüz
siz umutsuzluğa düşmüşmüşsünüz
onlar umutsuzluğa düşmüşmüşler
Past in future / گذشته در آینده
ben umutsuzluğa düşmüş olacağım
sen umutsuzluğa düşmüş olacaksın
o umutsuzluğa düşmüş olacak
biz umutsuzluğa düşmüş olacağız
siz umutsuzluğa düşmüş olacaksınız
onlar umutsuzluğa düşmüş olacaklır
Past conditional narrative / شرطی روایتی گذشته
ben umutsuzluğa düşseydim
sen umutsuzluğa düşseydin
o umutsuzluğa düşseydi
biz umutsuzluğa düşseydik
siz umutsuzluğa düşseydiniz
onlar umutsuzluğa düşseydiler
Past conditional dubitative / شرطی تردیدی گذشته
ben umutsuzluğa düşseymişim
sen umutsuzluğa düşseymişsin
o umutsuzluğa düşseymiş
biz umutsuzluğa düşseymişiz
siz umutsuzluğa düşseymişsiniz
onlar umutsuzluğa düşseymişler
Future simple / زمان آینده
ben umutsuzluğa düşeceğim
sen umutsuzluğa düşeceksin
o umutsuzluğa düşecek
biz umutsuzluğa düşeceğiz
siz umutsuzluğa düşeceksiniz
onlar umutsuzluğa düşecekler
Future in past / آینده در گذشته
ben umutsuzluğa düşecektim
sen umutsuzluğa düşecektin
o umutsuzluğa düşecekti
biz umutsuzluğa düşecektik
siz umutsuzluğa düşecektiniz
onlar umutsuzluğa düşecektiler
Future dubitative / آینده وجه تردیدی
ben umutsuzluğa düşecekmişim
sen umutsuzluğa düşecekmişsin
o umutsuzluğa düşecekmiş
biz umutsuzluğa düşecekmişiz
siz umutsuzluğa düşecekmişsiniz
onlar umutsuzluğa düşecekmişler
Future conditional / آینده شرطی
ben umutsuzluğa düşeceksem
sen umutsuzluğa düşeceksen
o umutsuzluğa düşecekse
biz umutsuzluğa düşeceksek
siz umutsuzluğa düşecekseniz
onlar umutsuzluğa düşecekseler

Necessitative /

Simple tense / زمان گسترده
ben umutsuzluğa düşmeliyim
sen umutsuzluğa düşmelisin
o umutsuzluğa düşmeli(dir)
biz umutsuzluğa düşmeliyiz
siz umutsuzluğa düşmelisiniz
onlar umutsuzluğa düşmeli(dir)ler
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben umutsuzluğa düşmeliydim
sen umutsuzluğa düşmelidin
o umutsuzluğa düşmeliydi
biz umutsuzluğa düşmeliydik
siz umutsuzluğa düşmeliydiniz
onlar umutsuzluğa düşmeliydiler
Past, Dubitative / گذشته تردیدی
ben umutsuzluğa düşmeliymişim
sen umutsuzluğa düşmeliymişsin
o umutsuzluğa düşmeliymiş
biz umutsuzluğa düşmeliymişiz
siz umutsuzluğa düşmeliymişsiniz
onlar umutsuzluğa düşmeliymişler

Conditional / وجه شرطی

Simple tense / فاعلی زمان گسترده
ben umutsuzluğa düşsem
sen umutsuzluğa düşsen
o umutsuzluğa düşse
biz umutsuzluğa düşsek
siz umutsuzluğa düşseniz
onlar umutsuzluğa düşseler
Present progressive / حال استمراری
ben umutsuzluğa düşüyorsam
sen umutsuzluğa düşüyorsan
o umutsuzluğa düşüyorsa
biz umutsuzluğa düşüyorsak
siz umutsuzluğa düşüyorsanız
onlar umutsuzluğa düşüyorlarsa
Present / حال ساده
ben umutsuzluğa düşürsem
sen umutsuzluğa düşürsen
o umutsuzluğa düşürse
biz umutsuzluğa düşürsek
siz umutsuzluğa düşürseniz
onlar umutsuzluğa düşürseler
Past definite / گذشته خبری
ben umutsuzluğa düştüysem
sen umutsuzluğa düştüysen
o umutsuzluğa düştüyse
biz umutsuzluğa düştüysek
siz umutsuzluğa düştüyseniz
onlar umutsuzluğa düştüyseler
Indefinite past / گذشته گسترده
ben umutsuzluğa düşmüşsem
sen umutsuzluğa düşmüşsen
o umutsuzluğa düşmüşse
biz umutsuzluğa düşmüşsek
siz umutsuzluğa düşmüşseniz
onlar umutsuzluğa düşmüşseler

Subjunctive / وجه التزامی

Simple tense / زمان گسترده
ben umutsuzluğa düşeyim
sen umutsuzluğa düşesin
o umutsuzluğa düşe
biz umutsuzluğa düşelim
siz umutsuzluğa düşesiniz
onlar umutsuzluğa düşeler
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben umutsuzluğa düşeydim
sen umutsuzluğa düşeydin
o umutsuzluğa düşeydi
biz umutsuzluğa düşeydik
siz umutsuzluğa düşeydiniz
onlar umutsuzluğa düşeydiler
Past reportative /
ben umutsuzluğa düşeymişim
sen umutsuzluğa düşeymişsin
o umutsuzluğa düşeymiş
biz umutsuzluğa düşeymişiz
siz umutsuzluğa düşeymişsiniz
onlar umutsuzluğa düşeymişler

Imperative / وجه امری

sen umutsuzluğa düş
o umutsuzluğa düşsün
siz umutsuzluğa düşün(üz)
onlar umutsuzluğa düşsünler
دانلود اپلیکیشن آموزشی + دیکشنری رایگان