صرف فعل ترکی استانبولی utanmak

utanmak : مصدر

Indicative mood / وجه اخباری

Present continuous simple / حال استمراری ساده
ben utanıyorum
sen utanıyorsun
o utanıyor
biz utanıyoruz
siz utanıyorsunuz
onlar utanıyorlar
Simple tense / زمان گسترده
ben utanırım
sen utanırsın
o utanır
biz utanırız
siz utanırsınız
onlar utanırlar
Past definite / گذشته خبری
ben utandım
sen utandın
o utandı
biz utandık
siz utandınız
onlar utandılar
Past progressive, dubitative / گذشته استمراری تردیدی
ben utanıyormuşum
sen utanıyormuşsun
o utanıyormuş
biz utanıyormuşuz
siz utanıyormuşsunuz
onlar utanıyormuşlar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben utanırmışım
sen utanırmışsın
o utanırmış
biz utanırmışız
siz utanırmışsınız
onlar utanırmışlar
Past progressive, narrative / گذشته استمراری روایتی
ben utanıyordum
sen utanıyordun
o utanıyordu
biz utanıyorduk
siz utanıyordunuz
onlar utanıyordular
Past perfect, narrative / گذشته کامل روایتی
ben utanmıştım
sen utanmıştın
o utanmıştı
biz utanmıştık
siz utanmışstınız
onlar utanmıştılar
Doubtful distant past / گذشته دور و تردید آمیز
ben utanmışmışım
sen utanmışmışsın
o utanmışmış
biz utanmışmışız
siz utanmışmışsınız
onlar utanmışmışlar
Past in future / گذشته در آینده
ben utanmış olacağım
sen utanmış olacaksın
o utanmış olacak
biz utanmış olacağız
siz utanmış olacaksınız
onlar utanmış olacaklır
Past conditional narrative / شرطی روایتی گذشته
ben utansaydım
sen utansaydın
o utansaydı
biz utansaydık
siz utansaydınız
onlar utansaydılar
Past conditional dubitative / شرطی تردیدی گذشته
ben utansaymışım
sen utansaymışsın
o utansaymış
biz utansaymışız
siz utansaymışsınız
onlar utansaymışlar
Future simple / زمان آینده
ben utanacağım
sen utanacaksın
o utanacak
biz utanacağız
siz utanacaksınız
onlar utanacaklar
Future in past / آینده در گذشته
ben utanacaktım
sen utanacaktın
o utanacaktı
biz utanacaktık
siz utanacaktınız
onlar utanacaktılar
Future dubitative / آینده وجه تردیدی
ben utanacakmışım
sen utanacakmışsın
o utanacakmış
biz utanacakmışız
siz utanacakmışsınız
onlar utanacakmışlar
Future conditional / آینده شرطی
ben utanacaksam
sen utanacaksan
o utanacaksa
biz utanacaksak
siz utanacaksanız
onlar utanacaksalar

Necessitative /

Simple tense / زمان گسترده
ben utanmalıyım
sen utanmalısın
o utanmalı(dır)
biz utanmalıyız
siz utanmalısınız
onlar utanmalı(dır)lar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben utanmalıydım
sen utanmalıdın
o utanmalıydı
biz utanmalıydık
siz utanmalıydınız
onlar utanmalıydılar
Past, Dubitative / گذشته تردیدی
ben utanmalıymışım
sen utanmalıymışsın
o utanmalıymış
biz utanmalıymışız
siz utanmalıymışsınız
onlar utanmalıymışlar

Conditional / وجه شرطی

Simple tense / فاعلی زمان گسترده
ben utansam
sen utansan
o utansa
biz utansak
siz utansanız
onlar utansalar
Present progressive / حال استمراری
ben utanıyorsam
sen utanıyorsan
o utanıyorsa
biz utanıyorsak
siz utanıyorsanız
onlar utanıyorlarsa
Present / حال ساده
ben utanırsam
sen utanırsan
o utanırsa
biz utanırsak
siz utanırsanız
onlar utanırsalar
Past definite / گذشته خبری
ben utandıysam
sen utandıysan
o utandıysa
biz utandıysak
siz utandıysanız
onlar utandıysalar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben utanmışsam
sen utanmışsan
o utanmışsa
biz utanmışsak
siz utanmışsanız
onlar utanmışsalar

Subjunctive / وجه التزامی

Simple tense / زمان گسترده
ben utanayım
sen utanasın
o utana
biz utanalım
siz utanasınız
onlar utanalar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben utanaydım
sen utanaydın
o utanaydı
biz utanaydık
siz utanaydınız
onlar utanaydılar
Past reportative /
ben utanaymışım
sen utanaymışsın
o utanaymış
biz utanaymışız
siz utanaymışsınız
onlar utanaymışlar

Imperative / وجه امری

sen utan
o utansın
siz utanın(ız)
onlar utansınlar
دانلود اپلیکیشن آموزشی + دیکشنری رایگان