صرف فعل ترکی استانبولی yanıltmak

yanıltmak : مصدر

Indicative mood / وجه اخباری

Present continuous simple / حال استمراری ساده
ben yanıltıyorum
sen yanıltıyorsun
o yanıltıyor
biz yanıltıyoruz
siz yanıltıyorsunuz
onlar yanıltıyorlar
Simple tense / زمان گسترده
ben yanıltırım
sen yanıltırsın
o yanıltır
biz yanıltırız
siz yanıltırsınız
onlar yanıltırlar
Past definite / گذشته خبری
ben yanılttım
sen yanılttın
o yanılttı
biz yanılttık
siz yanılttınız
onlar yanılttılar
Past progressive, dubitative / گذشته استمراری تردیدی
ben yanıltıyormuşum
sen yanıltıyormuşsun
o yanıltıyormuş
biz yanıltıyormuşuz
siz yanıltıyormuşsunuz
onlar yanıltıyormuşlar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben yanıltırmışım
sen yanıltırmışsın
o yanıltırmış
biz yanıltırmışız
siz yanıltırmışsınız
onlar yanıltırmışlar
Past progressive, narrative / گذشته استمراری روایتی
ben yanıltıyordum
sen yanıltıyordun
o yanıltıyordu
biz yanıltıyorduk
siz yanıltıyordunuz
onlar yanıltıyordular
Past perfect, narrative / گذشته کامل روایتی
ben yanıltmıştım
sen yanıltmıştın
o yanıltmıştı
biz yanıltmıştık
siz yanıltmışstınız
onlar yanıltmıştılar
Doubtful distant past / گذشته دور و تردید آمیز
ben yanıltmışmışım
sen yanıltmışmışsın
o yanıltmışmış
biz yanıltmışmışız
siz yanıltmışmışsınız
onlar yanıltmışmışlar
Past in future / گذشته در آینده
ben yanıltmış olacağım
sen yanıltmış olacaksın
o yanıltmış olacak
biz yanıltmış olacağız
siz yanıltmış olacaksınız
onlar yanıltmış olacaklır
Past conditional narrative / شرطی روایتی گذشته
ben yanıltsaydım
sen yanıltsaydın
o yanıltsaydı
biz yanıltsaydık
siz yanıltsaydınız
onlar yanıltsaydılar
Past conditional dubitative / شرطی تردیدی گذشته
ben yanıltsaymışım
sen yanıltsaymışsın
o yanıltsaymış
biz yanıltsaymışız
siz yanıltsaymışsınız
onlar yanıltsaymışlar
Future simple / زمان آینده
ben yanıltacağım
sen yanıltacaksın
o yanıltacak
biz yanıltacağız
siz yanıltacaksınız
onlar yanıltacaklar
Future in past / آینده در گذشته
ben yanıltacaktım
sen yanıltacaktın
o yanıltacaktı
biz yanıltacaktık
siz yanıltacaktınız
onlar yanıltacaktılar
Future dubitative / آینده وجه تردیدی
ben yanıltacakmışım
sen yanıltacakmışsın
o yanıltacakmış
biz yanıltacakmışız
siz yanıltacakmışsınız
onlar yanıltacakmışlar
Future conditional / آینده شرطی
ben yanıltacaksam
sen yanıltacaksan
o yanıltacaksa
biz yanıltacaksak
siz yanıltacaksanız
onlar yanıltacaksalar

Necessitative /

Simple tense / زمان گسترده
ben yanıltmalıyım
sen yanıltmalısın
o yanıltmalı(dır)
biz yanıltmalıyız
siz yanıltmalısınız
onlar yanıltmalı(dır)lar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben yanıltmalıydım
sen yanıltmalıdın
o yanıltmalıydı
biz yanıltmalıydık
siz yanıltmalıydınız
onlar yanıltmalıydılar
Past, Dubitative / گذشته تردیدی
ben yanıltmalıymışım
sen yanıltmalıymışsın
o yanıltmalıymış
biz yanıltmalıymışız
siz yanıltmalıymışsınız
onlar yanıltmalıymışlar

Conditional / وجه شرطی

Simple tense / فاعلی زمان گسترده
ben yanıltsam
sen yanıltsan
o yanıltsa
biz yanıltsak
siz yanıltsanız
onlar yanıltsalar
Present progressive / حال استمراری
ben yanıltıyorsam
sen yanıltıyorsan
o yanıltıyorsa
biz yanıltıyorsak
siz yanıltıyorsanız
onlar yanıltıyorlarsa
Present / حال ساده
ben yanıltırsam
sen yanıltırsan
o yanıltırsa
biz yanıltırsak
siz yanıltırsanız
onlar yanıltırsalar
Past definite / گذشته خبری
ben yanılttıysam
sen yanılttıysan
o yanılttıysa
biz yanılttıysak
siz yanılttıysanız
onlar yanılttıysalar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben yanıltmışsam
sen yanıltmışsan
o yanıltmışsa
biz yanıltmışsak
siz yanıltmışsanız
onlar yanıltmışsalar

Subjunctive / وجه التزامی

Simple tense / زمان گسترده
ben yanıltayım
sen yanıltasın
o yanılta
biz yanıltalım
siz yanıltasınız
onlar yanıltalar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben yanıltaydım
sen yanıltaydın
o yanıltaydı
biz yanıltaydık
siz yanıltaydınız
onlar yanıltaydılar
Past reportative /
ben yanıltaymışım
sen yanıltaymışsın
o yanıltaymış
biz yanıltaymışız
siz yanıltaymışsınız
onlar yanıltaymışlar

Imperative / وجه امری

sen yanılt
o yanıltsın
siz yanıltın(ız)
onlar yanıltsınlar
دانلود اپلیکیشن آموزشی + دیکشنری رایگان