صرف فعل ترکی استانبولی arsızlanmak

arsızlanmak : مصدر
ترجمه فعل

Indicative mood / وجه اخباری

Present continuous simple / حال استمراری ساده
ben arsızlanıyorum
sen arsızlanıyorsun
o arsızlanıyor
biz arsızlanıyoruz
siz arsızlanıyorsunuz
onlar arsızlanıyorlar
Simple tense / زمان گسترده
ben arsızlanırım
sen arsızlanırsın
o arsızlanır
biz arsızlanırız
siz arsızlanırsınız
onlar arsızlanırlar
Past definite / گذشته خبری
ben arsızlandım
sen arsızlandın
o arsızlandı
biz arsızlandık
siz arsızlandınız
onlar arsızlandılar
Past progressive, dubitative / گذشته استمراری تردیدی
ben arsızlanıyormuşum
sen arsızlanıyormuşsun
o arsızlanıyormuş
biz arsızlanıyormuşuz
siz arsızlanıyormuşsunuz
onlar arsızlanıyormuşlar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben arsızlanırmışım
sen arsızlanırmışsın
o arsızlanırmış
biz arsızlanırmışız
siz arsızlanırmışsınız
onlar arsızlanırmışlar
Past progressive, narrative / گذشته استمراری روایتی
ben arsızlanıyordum
sen arsızlanıyordun
o arsızlanıyordu
biz arsızlanıyorduk
siz arsızlanıyordunuz
onlar arsızlanıyordular
Past perfect, narrative / گذشته کامل روایتی
ben arsızlanmıştım
sen arsızlanmıştın
o arsızlanmıştı
biz arsızlanmıştık
siz arsızlanmışstınız
onlar arsızlanmıştılar
Doubtful distant past / گذشته دور و تردید آمیز
ben arsızlanmışmışım
sen arsızlanmışmışsın
o arsızlanmışmış
biz arsızlanmışmışız
siz arsızlanmışmışsınız
onlar arsızlanmışmışlar
Past in future / گذشته در آینده
ben arsızlanmış olacağım
sen arsızlanmış olacaksın
o arsızlanmış olacak
biz arsızlanmış olacağız
siz arsızlanmış olacaksınız
onlar arsızlanmış olacaklır
Past conditional narrative / شرطی روایتی گذشته
ben arsızlansaydım
sen arsızlansaydın
o arsızlansaydı
biz arsızlansaydık
siz arsızlansaydınız
onlar arsızlansaydılar
Past conditional dubitative / شرطی تردیدی گذشته
ben arsızlansaymışım
sen arsızlansaymışsın
o arsızlansaymış
biz arsızlansaymışız
siz arsızlansaymışsınız
onlar arsızlansaymışlar
Future simple / زمان آینده
ben arsızlanacağım
sen arsızlanacaksın
o arsızlanacak
biz arsızlanacağız
siz arsızlanacaksınız
onlar arsızlanacaklar
Future in past / آینده در گذشته
ben arsızlanacaktım
sen arsızlanacaktın
o arsızlanacaktı
biz arsızlanacaktık
siz arsızlanacaktınız
onlar arsızlanacaktılar
Future dubitative / آینده وجه تردیدی
ben arsızlanacakmışım
sen arsızlanacakmışsın
o arsızlanacakmış
biz arsızlanacakmışız
siz arsızlanacakmışsınız
onlar arsızlanacakmışlar
Future conditional / آینده شرطی
ben arsızlanacaksam
sen arsızlanacaksan
o arsızlanacaksa
biz arsızlanacaksak
siz arsızlanacaksanız
onlar arsızlanacaksalar

Necessitative /

Simple tense / زمان گسترده
ben arsızlanmalıyım
sen arsızlanmalısın
o arsızlanmalı(dır)
biz arsızlanmalıyız
siz arsızlanmalısınız
onlar arsızlanmalı(dır)lar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben arsızlanmalıydım
sen arsızlanmalıdın
o arsızlanmalıydı
biz arsızlanmalıydık
siz arsızlanmalıydınız
onlar arsızlanmalıydılar
Past, Dubitative / گذشته تردیدی
ben arsızlanmalıymışım
sen arsızlanmalıymışsın
o arsızlanmalıymış
biz arsızlanmalıymışız
siz arsızlanmalıymışsınız
onlar arsızlanmalıymışlar

Conditional / وجه شرطی

Simple tense / فاعلی زمان گسترده
ben arsızlansam
sen arsızlansan
o arsızlansa
biz arsızlansak
siz arsızlansanız
onlar arsızlansalar
Present progressive / حال استمراری
ben arsızlanıyorsam
sen arsızlanıyorsan
o arsızlanıyorsa
biz arsızlanıyorsak
siz arsızlanıyorsanız
onlar arsızlanıyorlarsa
Present / حال ساده
ben arsızlanırsam
sen arsızlanırsan
o arsızlanırsa
biz arsızlanırsak
siz arsızlanırsanız
onlar arsızlanırsalar
Past definite / گذشته خبری
ben arsızlandıysam
sen arsızlandıysan
o arsızlandıysa
biz arsızlandıysak
siz arsızlandıysanız
onlar arsızlandıysalar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben arsızlanmışsam
sen arsızlanmışsan
o arsızlanmışsa
biz arsızlanmışsak
siz arsızlanmışsanız
onlar arsızlanmışsalar

Subjunctive / وجه التزامی

Simple tense / زمان گسترده
ben arsızlanayım
sen arsızlanasın
o arsızlana
biz arsızlanalım
siz arsızlanasınız
onlar arsızlanalar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben arsızlanaydım
sen arsızlanaydın
o arsızlanaydı
biz arsızlanaydık
siz arsızlanaydınız
onlar arsızlanaydılar
Past reportative /
ben arsızlanaymışım
sen arsızlanaymışsın
o arsızlanaymış
biz arsızlanaymışız
siz arsızlanaymışsınız
onlar arsızlanaymışlar

Imperative / وجه امری

sen arsızlan
o arsızlansın
siz arsızlanın(ız)
onlar arsızlansınlar
دانلود اپلیکیشن آموزشی + دیکشنری رایگان