صرف فعل ترکی استانبولی billurlaştırmak

billurlaştırmak : مصدر
ترجمه فعل

Indicative mood / وجه اخباری

Present continuous simple / حال استمراری ساده
ben billurlaştırıyorum
sen billurlaştırıyorsun
o billurlaştırıyor
biz billurlaştırıyoruz
siz billurlaştırıyorsunuz
onlar billurlaştırıyorlar
Simple tense / زمان گسترده
ben billurlaştırırım
sen billurlaştırırsın
o billurlaştırır
biz billurlaştırırız
siz billurlaştırırsınız
onlar billurlaştırırlar
Past definite / گذشته خبری
ben billurlaştırdım
sen billurlaştırdın
o billurlaştırdı
biz billurlaştırdık
siz billurlaştırdınız
onlar billurlaştırdılar
Past progressive, dubitative / گذشته استمراری تردیدی
ben billurlaştırıyormuşum
sen billurlaştırıyormuşsun
o billurlaştırıyormuş
biz billurlaştırıyormuşuz
siz billurlaştırıyormuşsunuz
onlar billurlaştırıyormuşlar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben billurlaştırırmışım
sen billurlaştırırmışsın
o billurlaştırırmış
biz billurlaştırırmışız
siz billurlaştırırmışsınız
onlar billurlaştırırmışlar
Past progressive, narrative / گذشته استمراری روایتی
ben billurlaştırıyordum
sen billurlaştırıyordun
o billurlaştırıyordu
biz billurlaştırıyorduk
siz billurlaştırıyordunuz
onlar billurlaştırıyordular
Past perfect, narrative / گذشته کامل روایتی
ben billurlaştırmıştım
sen billurlaştırmıştın
o billurlaştırmıştı
biz billurlaştırmıştık
siz billurlaştırmışstınız
onlar billurlaştırmıştılar
Doubtful distant past / گذشته دور و تردید آمیز
ben billurlaştırmışmışım
sen billurlaştırmışmışsın
o billurlaştırmışmış
biz billurlaştırmışmışız
siz billurlaştırmışmışsınız
onlar billurlaştırmışmışlar
Past in future / گذشته در آینده
ben billurlaştırmış olacağım
sen billurlaştırmış olacaksın
o billurlaştırmış olacak
biz billurlaştırmış olacağız
siz billurlaştırmış olacaksınız
onlar billurlaştırmış olacaklır
Past conditional narrative / شرطی روایتی گذشته
ben billurlaştırsaydım
sen billurlaştırsaydın
o billurlaştırsaydı
biz billurlaştırsaydık
siz billurlaştırsaydınız
onlar billurlaştırsaydılar
Past conditional dubitative / شرطی تردیدی گذشته
ben billurlaştırsaymışım
sen billurlaştırsaymışsın
o billurlaştırsaymış
biz billurlaştırsaymışız
siz billurlaştırsaymışsınız
onlar billurlaştırsaymışlar
Future simple / زمان آینده
ben billurlaştıracağım
sen billurlaştıracaksın
o billurlaştıracak
biz billurlaştıracağız
siz billurlaştıracaksınız
onlar billurlaştıracaklar
Future in past / آینده در گذشته
ben billurlaştıracaktım
sen billurlaştıracaktın
o billurlaştıracaktı
biz billurlaştıracaktık
siz billurlaştıracaktınız
onlar billurlaştıracaktılar
Future dubitative / آینده وجه تردیدی
ben billurlaştıracakmışım
sen billurlaştıracakmışsın
o billurlaştıracakmış
biz billurlaştıracakmışız
siz billurlaştıracakmışsınız
onlar billurlaştıracakmışlar
Future conditional / آینده شرطی
ben billurlaştıracaksam
sen billurlaştıracaksan
o billurlaştıracaksa
biz billurlaştıracaksak
siz billurlaştıracaksanız
onlar billurlaştıracaksalar

Necessitative /

Simple tense / زمان گسترده
ben billurlaştırmalıyım
sen billurlaştırmalısın
o billurlaştırmalı(dır)
biz billurlaştırmalıyız
siz billurlaştırmalısınız
onlar billurlaştırmalı(dır)lar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben billurlaştırmalıydım
sen billurlaştırmalıdın
o billurlaştırmalıydı
biz billurlaştırmalıydık
siz billurlaştırmalıydınız
onlar billurlaştırmalıydılar
Past, Dubitative / گذشته تردیدی
ben billurlaştırmalıymışım
sen billurlaştırmalıymışsın
o billurlaştırmalıymış
biz billurlaştırmalıymışız
siz billurlaştırmalıymışsınız
onlar billurlaştırmalıymışlar

Conditional / وجه شرطی

Simple tense / فاعلی زمان گسترده
ben billurlaştırsam
sen billurlaştırsan
o billurlaştırsa
biz billurlaştırsak
siz billurlaştırsanız
onlar billurlaştırsalar
Present progressive / حال استمراری
ben billurlaştırıyorsam
sen billurlaştırıyorsan
o billurlaştırıyorsa
biz billurlaştırıyorsak
siz billurlaştırıyorsanız
onlar billurlaştırıyorlarsa
Present / حال ساده
ben billurlaştırırsam
sen billurlaştırırsan
o billurlaştırırsa
biz billurlaştırırsak
siz billurlaştırırsanız
onlar billurlaştırırsalar
Past definite / گذشته خبری
ben billurlaştırdıysam
sen billurlaştırdıysan
o billurlaştırdıysa
biz billurlaştırdıysak
siz billurlaştırdıysanız
onlar billurlaştırdıysalar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben billurlaştırmışsam
sen billurlaştırmışsan
o billurlaştırmışsa
biz billurlaştırmışsak
siz billurlaştırmışsanız
onlar billurlaştırmışsalar

Subjunctive / وجه التزامی

Simple tense / زمان گسترده
ben billurlaştırayım
sen billurlaştırasın
o billurlaştıra
biz billurlaştıralım
siz billurlaştırasınız
onlar billurlaştıralar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben billurlaştıraydım
sen billurlaştıraydın
o billurlaştıraydı
biz billurlaştıraydık
siz billurlaştıraydınız
onlar billurlaştıraydılar
Past reportative /
ben billurlaştıraymışım
sen billurlaştıraymışsın
o billurlaştıraymış
biz billurlaştıraymışız
siz billurlaştıraymışsınız
onlar billurlaştıraymışlar

Imperative / وجه امری

sen billurlaştır
o billurlaştırsın
siz billurlaştırın(ız)
onlar billurlaştırsınlar
دانلود اپلیکیشن آموزشی + دیکشنری رایگان