صرف فعل ترکی استانبولی bronzlaşmak

bronzlaşmak : مصدر
ترجمه فعل

Indicative mood / وجه اخباری

Present continuous simple / حال استمراری ساده
ben bronzlaşıyorum
sen bronzlaşıyorsun
o bronzlaşıyor
biz bronzlaşıyoruz
siz bronzlaşıyorsunuz
onlar bronzlaşıyorlar
Simple tense / زمان گسترده
ben bronzlaşırım
sen bronzlaşırsın
o bronzlaşır
biz bronzlaşırız
siz bronzlaşırsınız
onlar bronzlaşırlar
Past definite / گذشته خبری
ben bronzlaştım
sen bronzlaştın
o bronzlaştı
biz bronzlaştık
siz bronzlaştınız
onlar bronzlaştılar
Past progressive, dubitative / گذشته استمراری تردیدی
ben bronzlaşıyormuşum
sen bronzlaşıyormuşsun
o bronzlaşıyormuş
biz bronzlaşıyormuşuz
siz bronzlaşıyormuşsunuz
onlar bronzlaşıyormuşlar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben bronzlaşırmışım
sen bronzlaşırmışsın
o bronzlaşırmış
biz bronzlaşırmışız
siz bronzlaşırmışsınız
onlar bronzlaşırmışlar
Past progressive, narrative / گذشته استمراری روایتی
ben bronzlaşıyordum
sen bronzlaşıyordun
o bronzlaşıyordu
biz bronzlaşıyorduk
siz bronzlaşıyordunuz
onlar bronzlaşıyordular
Past perfect, narrative / گذشته کامل روایتی
ben bronzlaşmıştım
sen bronzlaşmıştın
o bronzlaşmıştı
biz bronzlaşmıştık
siz bronzlaşmışstınız
onlar bronzlaşmıştılar
Doubtful distant past / گذشته دور و تردید آمیز
ben bronzlaşmışmışım
sen bronzlaşmışmışsın
o bronzlaşmışmış
biz bronzlaşmışmışız
siz bronzlaşmışmışsınız
onlar bronzlaşmışmışlar
Past in future / گذشته در آینده
ben bronzlaşmış olacağım
sen bronzlaşmış olacaksın
o bronzlaşmış olacak
biz bronzlaşmış olacağız
siz bronzlaşmış olacaksınız
onlar bronzlaşmış olacaklır
Past conditional narrative / شرطی روایتی گذشته
ben bronzlaşsaydım
sen bronzlaşsaydın
o bronzlaşsaydı
biz bronzlaşsaydık
siz bronzlaşsaydınız
onlar bronzlaşsaydılar
Past conditional dubitative / شرطی تردیدی گذشته
ben bronzlaşsaymışım
sen bronzlaşsaymışsın
o bronzlaşsaymış
biz bronzlaşsaymışız
siz bronzlaşsaymışsınız
onlar bronzlaşsaymışlar
Future simple / زمان آینده
ben bronzlaşacağım
sen bronzlaşacaksın
o bronzlaşacak
biz bronzlaşacağız
siz bronzlaşacaksınız
onlar bronzlaşacaklar
Future in past / آینده در گذشته
ben bronzlaşacaktım
sen bronzlaşacaktın
o bronzlaşacaktı
biz bronzlaşacaktık
siz bronzlaşacaktınız
onlar bronzlaşacaktılar
Future dubitative / آینده وجه تردیدی
ben bronzlaşacakmışım
sen bronzlaşacakmışsın
o bronzlaşacakmış
biz bronzlaşacakmışız
siz bronzlaşacakmışsınız
onlar bronzlaşacakmışlar
Future conditional / آینده شرطی
ben bronzlaşacaksam
sen bronzlaşacaksan
o bronzlaşacaksa
biz bronzlaşacaksak
siz bronzlaşacaksanız
onlar bronzlaşacaksalar

Necessitative /

Simple tense / زمان گسترده
ben bronzlaşmalıyım
sen bronzlaşmalısın
o bronzlaşmalı(dır)
biz bronzlaşmalıyız
siz bronzlaşmalısınız
onlar bronzlaşmalı(dır)lar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben bronzlaşmalıydım
sen bronzlaşmalıdın
o bronzlaşmalıydı
biz bronzlaşmalıydık
siz bronzlaşmalıydınız
onlar bronzlaşmalıydılar
Past, Dubitative / گذشته تردیدی
ben bronzlaşmalıymışım
sen bronzlaşmalıymışsın
o bronzlaşmalıymış
biz bronzlaşmalıymışız
siz bronzlaşmalıymışsınız
onlar bronzlaşmalıymışlar

Conditional / وجه شرطی

Simple tense / فاعلی زمان گسترده
ben bronzlaşsam
sen bronzlaşsan
o bronzlaşsa
biz bronzlaşsak
siz bronzlaşsanız
onlar bronzlaşsalar
Present progressive / حال استمراری
ben bronzlaşıyorsam
sen bronzlaşıyorsan
o bronzlaşıyorsa
biz bronzlaşıyorsak
siz bronzlaşıyorsanız
onlar bronzlaşıyorlarsa
Present / حال ساده
ben bronzlaşırsam
sen bronzlaşırsan
o bronzlaşırsa
biz bronzlaşırsak
siz bronzlaşırsanız
onlar bronzlaşırsalar
Past definite / گذشته خبری
ben bronzlaştıysam
sen bronzlaştıysan
o bronzlaştıysa
biz bronzlaştıysak
siz bronzlaştıysanız
onlar bronzlaştıysalar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben bronzlaşmışsam
sen bronzlaşmışsan
o bronzlaşmışsa
biz bronzlaşmışsak
siz bronzlaşmışsanız
onlar bronzlaşmışsalar

Subjunctive / وجه التزامی

Simple tense / زمان گسترده
ben bronzlaşayım
sen bronzlaşasın
o bronzlaşa
biz bronzlaşalım
siz bronzlaşasınız
onlar bronzlaşalar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben bronzlaşaydım
sen bronzlaşaydın
o bronzlaşaydı
biz bronzlaşaydık
siz bronzlaşaydınız
onlar bronzlaşaydılar
Past reportative /
ben bronzlaşaymışım
sen bronzlaşaymışsın
o bronzlaşaymış
biz bronzlaşaymışız
siz bronzlaşaymışsınız
onlar bronzlaşaymışlar

Imperative / وجه امری

sen bronzlaş
o bronzlaşsın
siz bronzlaşın(ız)
onlar bronzlaşsınlar
دانلود اپلیکیشن آموزشی + دیکشنری رایگان