صرف فعل ترکی استانبولی esaslandırmak

esaslandırmak : مصدر

Indicative mood / وجه اخباری

Present continuous simple / حال استمراری ساده
ben esaslandırıyorum
sen esaslandırıyorsun
o esaslandırıyor
biz esaslandırıyoruz
siz esaslandırıyorsunuz
onlar esaslandırıyorlar
Simple tense / زمان گسترده
ben esaslandırırım
sen esaslandırırsın
o esaslandırır
biz esaslandırırız
siz esaslandırırsınız
onlar esaslandırırlar
Past definite / گذشته خبری
ben esaslandırdım
sen esaslandırdın
o esaslandırdı
biz esaslandırdık
siz esaslandırdınız
onlar esaslandırdılar
Past progressive, dubitative / گذشته استمراری تردیدی
ben esaslandırıyormuşum
sen esaslandırıyormuşsun
o esaslandırıyormuş
biz esaslandırıyormuşuz
siz esaslandırıyormuşsunuz
onlar esaslandırıyormuşlar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben esaslandırırmışım
sen esaslandırırmışsın
o esaslandırırmış
biz esaslandırırmışız
siz esaslandırırmışsınız
onlar esaslandırırmışlar
Past progressive, narrative / گذشته استمراری روایتی
ben esaslandırıyordum
sen esaslandırıyordun
o esaslandırıyordu
biz esaslandırıyorduk
siz esaslandırıyordunuz
onlar esaslandırıyordular
Past perfect, narrative / گذشته کامل روایتی
ben esaslandırmıştım
sen esaslandırmıştın
o esaslandırmıştı
biz esaslandırmıştık
siz esaslandırmışstınız
onlar esaslandırmıştılar
Doubtful distant past / گذشته دور و تردید آمیز
ben esaslandırmışmışım
sen esaslandırmışmışsın
o esaslandırmışmış
biz esaslandırmışmışız
siz esaslandırmışmışsınız
onlar esaslandırmışmışlar
Past in future / گذشته در آینده
ben esaslandırmış olacağım
sen esaslandırmış olacaksın
o esaslandırmış olacak
biz esaslandırmış olacağız
siz esaslandırmış olacaksınız
onlar esaslandırmış olacaklır
Past conditional narrative / شرطی روایتی گذشته
ben esaslandırsaydım
sen esaslandırsaydın
o esaslandırsaydı
biz esaslandırsaydık
siz esaslandırsaydınız
onlar esaslandırsaydılar
Past conditional dubitative / شرطی تردیدی گذشته
ben esaslandırsaymışım
sen esaslandırsaymışsın
o esaslandırsaymış
biz esaslandırsaymışız
siz esaslandırsaymışsınız
onlar esaslandırsaymışlar
Future simple / زمان آینده
ben esaslandıracağım
sen esaslandıracaksın
o esaslandıracak
biz esaslandıracağız
siz esaslandıracaksınız
onlar esaslandıracaklar
Future in past / آینده در گذشته
ben esaslandıracaktım
sen esaslandıracaktın
o esaslandıracaktı
biz esaslandıracaktık
siz esaslandıracaktınız
onlar esaslandıracaktılar
Future dubitative / آینده وجه تردیدی
ben esaslandıracakmışım
sen esaslandıracakmışsın
o esaslandıracakmış
biz esaslandıracakmışız
siz esaslandıracakmışsınız
onlar esaslandıracakmışlar
Future conditional / آینده شرطی
ben esaslandıracaksam
sen esaslandıracaksan
o esaslandıracaksa
biz esaslandıracaksak
siz esaslandıracaksanız
onlar esaslandıracaksalar

Necessitative /

Simple tense / زمان گسترده
ben esaslandırmalıyım
sen esaslandırmalısın
o esaslandırmalı(dır)
biz esaslandırmalıyız
siz esaslandırmalısınız
onlar esaslandırmalı(dır)lar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben esaslandırmalıydım
sen esaslandırmalıdın
o esaslandırmalıydı
biz esaslandırmalıydık
siz esaslandırmalıydınız
onlar esaslandırmalıydılar
Past, Dubitative / گذشته تردیدی
ben esaslandırmalıymışım
sen esaslandırmalıymışsın
o esaslandırmalıymış
biz esaslandırmalıymışız
siz esaslandırmalıymışsınız
onlar esaslandırmalıymışlar

Conditional / وجه شرطی

Simple tense / فاعلی زمان گسترده
ben esaslandırsam
sen esaslandırsan
o esaslandırsa
biz esaslandırsak
siz esaslandırsanız
onlar esaslandırsalar
Present progressive / حال استمراری
ben esaslandırıyorsam
sen esaslandırıyorsan
o esaslandırıyorsa
biz esaslandırıyorsak
siz esaslandırıyorsanız
onlar esaslandırıyorlarsa
Present / حال ساده
ben esaslandırırsam
sen esaslandırırsan
o esaslandırırsa
biz esaslandırırsak
siz esaslandırırsanız
onlar esaslandırırsalar
Past definite / گذشته خبری
ben esaslandırdıysam
sen esaslandırdıysan
o esaslandırdıysa
biz esaslandırdıysak
siz esaslandırdıysanız
onlar esaslandırdıysalar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben esaslandırmışsam
sen esaslandırmışsan
o esaslandırmışsa
biz esaslandırmışsak
siz esaslandırmışsanız
onlar esaslandırmışsalar

Subjunctive / وجه التزامی

Simple tense / زمان گسترده
ben esaslandırayım
sen esaslandırasın
o esaslandıra
biz esaslandıralım
siz esaslandırasınız
onlar esaslandıralar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben esaslandıraydım
sen esaslandıraydın
o esaslandıraydı
biz esaslandıraydık
siz esaslandıraydınız
onlar esaslandıraydılar
Past reportative /
ben esaslandıraymışım
sen esaslandıraymışsın
o esaslandıraymış
biz esaslandıraymışız
siz esaslandıraymışsınız
onlar esaslandıraymışlar

Imperative / وجه امری

sen esaslandır
o esaslandırsın
siz esaslandırın(ız)
onlar esaslandırsınlar
دانلود اپلیکیشن آموزشی + دیکشنری رایگان