صرف فعل ترکی استانبولی haşlatmak

haşlatmak : مصدر

Indicative mood / وجه اخباری

Present continuous simple / حال استمراری ساده
ben haşlatıyorum
sen haşlatıyorsun
o haşlatıyor
biz haşlatıyoruz
siz haşlatıyorsunuz
onlar haşlatıyorlar
Simple tense / زمان گسترده
ben haşlatırım
sen haşlatırsın
o haşlatır
biz haşlatırız
siz haşlatırsınız
onlar haşlatırlar
Past definite / گذشته خبری
ben haşlattım
sen haşlattın
o haşlattı
biz haşlattık
siz haşlattınız
onlar haşlattılar
Past progressive, dubitative / گذشته استمراری تردیدی
ben haşlatıyormuşum
sen haşlatıyormuşsun
o haşlatıyormuş
biz haşlatıyormuşuz
siz haşlatıyormuşsunuz
onlar haşlatıyormuşlar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben haşlatırmışım
sen haşlatırmışsın
o haşlatırmış
biz haşlatırmışız
siz haşlatırmışsınız
onlar haşlatırmışlar
Past progressive, narrative / گذشته استمراری روایتی
ben haşlatıyordum
sen haşlatıyordun
o haşlatıyordu
biz haşlatıyorduk
siz haşlatıyordunuz
onlar haşlatıyordular
Past perfect, narrative / گذشته کامل روایتی
ben haşlatmıştım
sen haşlatmıştın
o haşlatmıştı
biz haşlatmıştık
siz haşlatmışstınız
onlar haşlatmıştılar
Doubtful distant past / گذشته دور و تردید آمیز
ben haşlatmışmışım
sen haşlatmışmışsın
o haşlatmışmış
biz haşlatmışmışız
siz haşlatmışmışsınız
onlar haşlatmışmışlar
Past in future / گذشته در آینده
ben haşlatmış olacağım
sen haşlatmış olacaksın
o haşlatmış olacak
biz haşlatmış olacağız
siz haşlatmış olacaksınız
onlar haşlatmış olacaklır
Past conditional narrative / شرطی روایتی گذشته
ben haşlatsaydım
sen haşlatsaydın
o haşlatsaydı
biz haşlatsaydık
siz haşlatsaydınız
onlar haşlatsaydılar
Past conditional dubitative / شرطی تردیدی گذشته
ben haşlatsaymışım
sen haşlatsaymışsın
o haşlatsaymış
biz haşlatsaymışız
siz haşlatsaymışsınız
onlar haşlatsaymışlar
Future simple / زمان آینده
ben haşlatacağım
sen haşlatacaksın
o haşlatacak
biz haşlatacağız
siz haşlatacaksınız
onlar haşlatacaklar
Future in past / آینده در گذشته
ben haşlatacaktım
sen haşlatacaktın
o haşlatacaktı
biz haşlatacaktık
siz haşlatacaktınız
onlar haşlatacaktılar
Future dubitative / آینده وجه تردیدی
ben haşlatacakmışım
sen haşlatacakmışsın
o haşlatacakmış
biz haşlatacakmışız
siz haşlatacakmışsınız
onlar haşlatacakmışlar
Future conditional / آینده شرطی
ben haşlatacaksam
sen haşlatacaksan
o haşlatacaksa
biz haşlatacaksak
siz haşlatacaksanız
onlar haşlatacaksalar

Necessitative /

Simple tense / زمان گسترده
ben haşlatmalıyım
sen haşlatmalısın
o haşlatmalı(dır)
biz haşlatmalıyız
siz haşlatmalısınız
onlar haşlatmalı(dır)lar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben haşlatmalıydım
sen haşlatmalıdın
o haşlatmalıydı
biz haşlatmalıydık
siz haşlatmalıydınız
onlar haşlatmalıydılar
Past, Dubitative / گذشته تردیدی
ben haşlatmalıymışım
sen haşlatmalıymışsın
o haşlatmalıymış
biz haşlatmalıymışız
siz haşlatmalıymışsınız
onlar haşlatmalıymışlar

Conditional / وجه شرطی

Simple tense / فاعلی زمان گسترده
ben haşlatsam
sen haşlatsan
o haşlatsa
biz haşlatsak
siz haşlatsanız
onlar haşlatsalar
Present progressive / حال استمراری
ben haşlatıyorsam
sen haşlatıyorsan
o haşlatıyorsa
biz haşlatıyorsak
siz haşlatıyorsanız
onlar haşlatıyorlarsa
Present / حال ساده
ben haşlatırsam
sen haşlatırsan
o haşlatırsa
biz haşlatırsak
siz haşlatırsanız
onlar haşlatırsalar
Past definite / گذشته خبری
ben haşlattıysam
sen haşlattıysan
o haşlattıysa
biz haşlattıysak
siz haşlattıysanız
onlar haşlattıysalar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben haşlatmışsam
sen haşlatmışsan
o haşlatmışsa
biz haşlatmışsak
siz haşlatmışsanız
onlar haşlatmışsalar

Subjunctive / وجه التزامی

Simple tense / زمان گسترده
ben haşlatayım
sen haşlatasın
o haşlata
biz haşlatalım
siz haşlatasınız
onlar haşlatalar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben haşlataydım
sen haşlataydın
o haşlataydı
biz haşlataydık
siz haşlataydınız
onlar haşlataydılar
Past reportative /
ben haşlataymışım
sen haşlataymışsın
o haşlataymış
biz haşlataymışız
siz haşlataymışsınız
onlar haşlataymışlar

Imperative / وجه امری

sen haşlat
o haşlatsın
siz haşlatın(ız)
onlar haşlatsınlar
دانلود اپلیکیشن آموزشی + دیکشنری رایگان