صرف فعل ترکی استانبولی haksızlık etmek

haksızlık etmek : مصدر

Indicative mood / وجه اخباری

Present continuous simple / حال استمراری ساده
ben haksızlık etiyorum
sen haksızlık etiyorsun
o haksızlık etiyor
biz haksızlık etiyoruz
siz haksızlık etiyorsunuz
onlar haksızlık etiyorlar
Simple tense / زمان گسترده
ben haksızlık etirim
sen haksızlık etirsin
o haksızlık etir
biz haksızlık etiriz
siz haksızlık etirsiniz
onlar haksızlık etirler
Past definite / گذشته خبری
ben haksızlık ettim
sen haksızlık ettin
o haksızlık etti
biz haksızlık ettik
siz haksızlık ettiniz
onlar haksızlık ettiler
Past progressive, dubitative / گذشته استمراری تردیدی
ben haksızlık etiyormuşum
sen haksızlık etiyormuşsun
o haksızlık etiyormuş
biz haksızlık etiyormuşuz
siz haksızlık etiyormuşsunuz
onlar haksızlık etiyormuşlar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben haksızlık etirmişim
sen haksızlık etirmişsin
o haksızlık etirmiş
biz haksızlık etirmişiz
siz haksızlık etirmişsiniz
onlar haksızlık etirmişler
Past progressive, narrative / گذشته استمراری روایتی
ben haksızlık etiyordum
sen haksızlık etiyordun
o haksızlık etiyordu
biz haksızlık etiyorduk
siz haksızlık etiyordunuz
onlar haksızlık etiyordular
Past perfect, narrative / گذشته کامل روایتی
ben haksızlık etmiştim
sen haksızlık etmiştin
o haksızlık etmişti
biz haksızlık etmiştik
siz haksızlık etmişstiniz
onlar haksızlık etmiştiler
Doubtful distant past / گذشته دور و تردید آمیز
ben haksızlık etmişmişim
sen haksızlık etmişmişsin
o haksızlık etmişmiş
biz haksızlık etmişmişiz
siz haksızlık etmişmişsiniz
onlar haksızlık etmişmişler
Past in future / گذشته در آینده
ben haksızlık etmiş olacağım
sen haksızlık etmiş olacaksın
o haksızlık etmiş olacak
biz haksızlık etmiş olacağız
siz haksızlık etmiş olacaksınız
onlar haksızlık etmiş olacaklır
Past conditional narrative / شرطی روایتی گذشته
ben haksızlık etseydim
sen haksızlık etseydin
o haksızlık etseydi
biz haksızlık etseydik
siz haksızlık etseydiniz
onlar haksızlık etseydiler
Past conditional dubitative / شرطی تردیدی گذشته
ben haksızlık etseymişim
sen haksızlık etseymişsin
o haksızlık etseymiş
biz haksızlık etseymişiz
siz haksızlık etseymişsiniz
onlar haksızlık etseymişler
Future simple / زمان آینده
ben haksızlık eteceğim
sen haksızlık eteceksin
o haksızlık etecek
biz haksızlık eteceğiz
siz haksızlık eteceksiniz
onlar haksızlık etecekler
Future in past / آینده در گذشته
ben haksızlık etecektim
sen haksızlık etecektin
o haksızlık etecekti
biz haksızlık etecektik
siz haksızlık etecektiniz
onlar haksızlık etecektiler
Future dubitative / آینده وجه تردیدی
ben haksızlık etecekmişim
sen haksızlık etecekmişsin
o haksızlık etecekmiş
biz haksızlık etecekmişiz
siz haksızlık etecekmişsiniz
onlar haksızlık etecekmişler
Future conditional / آینده شرطی
ben haksızlık eteceksem
sen haksızlık eteceksen
o haksızlık etecekse
biz haksızlık eteceksek
siz haksızlık etecekseniz
onlar haksızlık etecekseler

Necessitative /

Simple tense / زمان گسترده
ben haksızlık etmeliyim
sen haksızlık etmelisin
o haksızlık etmeli(dir)
biz haksızlık etmeliyiz
siz haksızlık etmelisiniz
onlar haksızlık etmeli(dir)ler
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben haksızlık etmeliydim
sen haksızlık etmelidin
o haksızlık etmeliydi
biz haksızlık etmeliydik
siz haksızlık etmeliydiniz
onlar haksızlık etmeliydiler
Past, Dubitative / گذشته تردیدی
ben haksızlık etmeliymişim
sen haksızlık etmeliymişsin
o haksızlık etmeliymiş
biz haksızlık etmeliymişiz
siz haksızlık etmeliymişsiniz
onlar haksızlık etmeliymişler

Conditional / وجه شرطی

Simple tense / فاعلی زمان گسترده
ben haksızlık etsem
sen haksızlık etsen
o haksızlık etse
biz haksızlık etsek
siz haksızlık etseniz
onlar haksızlık etseler
Present progressive / حال استمراری
ben haksızlık etiyorsam
sen haksızlık etiyorsan
o haksızlık etiyorsa
biz haksızlık etiyorsak
siz haksızlık etiyorsanız
onlar haksızlık etiyorlarsa
Present / حال ساده
ben haksızlık etirsem
sen haksızlık etirsen
o haksızlık etirse
biz haksızlık etirsek
siz haksızlık etirseniz
onlar haksızlık etirseler
Past definite / گذشته خبری
ben haksızlık ettiysem
sen haksızlık ettiysen
o haksızlık ettiyse
biz haksızlık ettiysek
siz haksızlık ettiyseniz
onlar haksızlık ettiyseler
Indefinite past / گذشته گسترده
ben haksızlık etmişsem
sen haksızlık etmişsen
o haksızlık etmişse
biz haksızlık etmişsek
siz haksızlık etmişseniz
onlar haksızlık etmişseler

Subjunctive / وجه التزامی

Simple tense / زمان گسترده
ben haksızlık eteyim
sen haksızlık etesin
o haksızlık ete
biz haksızlık etelim
siz haksızlık etesiniz
onlar haksızlık eteler
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben haksızlık eteydim
sen haksızlık eteydin
o haksızlık eteydi
biz haksızlık eteydik
siz haksızlık eteydiniz
onlar haksızlık eteydiler
Past reportative /
ben haksızlık eteymişim
sen haksızlık eteymişsin
o haksızlık eteymiş
biz haksızlık eteymişiz
siz haksızlık eteymişsiniz
onlar haksızlık eteymişler

Imperative / وجه امری

sen haksızlık et
o haksızlık etsin
siz haksızlık etin(iz)
onlar haksızlık etsinler
دانلود اپلیکیشن آموزشی + دیکشنری رایگان