صرف فعل ترکی استانبولی kaleme alınmak

kaleme alınmak : مصدر

Indicative mood / وجه اخباری

Present continuous simple / حال استمراری ساده
ben kaleme alınıyorum
sen kaleme alınıyorsun
o kaleme alınıyor
biz kaleme alınıyoruz
siz kaleme alınıyorsunuz
onlar kaleme alınıyorlar
Simple tense / زمان گسترده
ben kaleme alınırım
sen kaleme alınırsın
o kaleme alınır
biz kaleme alınırız
siz kaleme alınırsınız
onlar kaleme alınırlar
Past definite / گذشته خبری
ben kaleme alındım
sen kaleme alındın
o kaleme alındı
biz kaleme alındık
siz kaleme alındınız
onlar kaleme alındılar
Past progressive, dubitative / گذشته استمراری تردیدی
ben kaleme alınıyormuşum
sen kaleme alınıyormuşsun
o kaleme alınıyormuş
biz kaleme alınıyormuşuz
siz kaleme alınıyormuşsunuz
onlar kaleme alınıyormuşlar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben kaleme alınırmışım
sen kaleme alınırmışsın
o kaleme alınırmış
biz kaleme alınırmışız
siz kaleme alınırmışsınız
onlar kaleme alınırmışlar
Past progressive, narrative / گذشته استمراری روایتی
ben kaleme alınıyordum
sen kaleme alınıyordun
o kaleme alınıyordu
biz kaleme alınıyorduk
siz kaleme alınıyordunuz
onlar kaleme alınıyordular
Past perfect, narrative / گذشته کامل روایتی
ben kaleme alınmıştım
sen kaleme alınmıştın
o kaleme alınmıştı
biz kaleme alınmıştık
siz kaleme alınmışstınız
onlar kaleme alınmıştılar
Doubtful distant past / گذشته دور و تردید آمیز
ben kaleme alınmışmışım
sen kaleme alınmışmışsın
o kaleme alınmışmış
biz kaleme alınmışmışız
siz kaleme alınmışmışsınız
onlar kaleme alınmışmışlar
Past in future / گذشته در آینده
ben kaleme alınmış olacağım
sen kaleme alınmış olacaksın
o kaleme alınmış olacak
biz kaleme alınmış olacağız
siz kaleme alınmış olacaksınız
onlar kaleme alınmış olacaklır
Past conditional narrative / شرطی روایتی گذشته
ben kaleme alınsaydım
sen kaleme alınsaydın
o kaleme alınsaydı
biz kaleme alınsaydık
siz kaleme alınsaydınız
onlar kaleme alınsaydılar
Past conditional dubitative / شرطی تردیدی گذشته
ben kaleme alınsaymışım
sen kaleme alınsaymışsın
o kaleme alınsaymış
biz kaleme alınsaymışız
siz kaleme alınsaymışsınız
onlar kaleme alınsaymışlar
Future simple / زمان آینده
ben kaleme alınacağım
sen kaleme alınacaksın
o kaleme alınacak
biz kaleme alınacağız
siz kaleme alınacaksınız
onlar kaleme alınacaklar
Future in past / آینده در گذشته
ben kaleme alınacaktım
sen kaleme alınacaktın
o kaleme alınacaktı
biz kaleme alınacaktık
siz kaleme alınacaktınız
onlar kaleme alınacaktılar
Future dubitative / آینده وجه تردیدی
ben kaleme alınacakmışım
sen kaleme alınacakmışsın
o kaleme alınacakmış
biz kaleme alınacakmışız
siz kaleme alınacakmışsınız
onlar kaleme alınacakmışlar
Future conditional / آینده شرطی
ben kaleme alınacaksam
sen kaleme alınacaksan
o kaleme alınacaksa
biz kaleme alınacaksak
siz kaleme alınacaksanız
onlar kaleme alınacaksalar

Necessitative /

Simple tense / زمان گسترده
ben kaleme alınmalıyım
sen kaleme alınmalısın
o kaleme alınmalı(dır)
biz kaleme alınmalıyız
siz kaleme alınmalısınız
onlar kaleme alınmalı(dır)lar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben kaleme alınmalıydım
sen kaleme alınmalıdın
o kaleme alınmalıydı
biz kaleme alınmalıydık
siz kaleme alınmalıydınız
onlar kaleme alınmalıydılar
Past, Dubitative / گذشته تردیدی
ben kaleme alınmalıymışım
sen kaleme alınmalıymışsın
o kaleme alınmalıymış
biz kaleme alınmalıymışız
siz kaleme alınmalıymışsınız
onlar kaleme alınmalıymışlar

Conditional / وجه شرطی

Simple tense / فاعلی زمان گسترده
ben kaleme alınsam
sen kaleme alınsan
o kaleme alınsa
biz kaleme alınsak
siz kaleme alınsanız
onlar kaleme alınsalar
Present progressive / حال استمراری
ben kaleme alınıyorsam
sen kaleme alınıyorsan
o kaleme alınıyorsa
biz kaleme alınıyorsak
siz kaleme alınıyorsanız
onlar kaleme alınıyorlarsa
Present / حال ساده
ben kaleme alınırsam
sen kaleme alınırsan
o kaleme alınırsa
biz kaleme alınırsak
siz kaleme alınırsanız
onlar kaleme alınırsalar
Past definite / گذشته خبری
ben kaleme alındıysam
sen kaleme alındıysan
o kaleme alındıysa
biz kaleme alındıysak
siz kaleme alındıysanız
onlar kaleme alındıysalar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben kaleme alınmışsam
sen kaleme alınmışsan
o kaleme alınmışsa
biz kaleme alınmışsak
siz kaleme alınmışsanız
onlar kaleme alınmışsalar

Subjunctive / وجه التزامی

Simple tense / زمان گسترده
ben kaleme alınayım
sen kaleme alınasın
o kaleme alına
biz kaleme alınalım
siz kaleme alınasınız
onlar kaleme alınalar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben kaleme alınaydım
sen kaleme alınaydın
o kaleme alınaydı
biz kaleme alınaydık
siz kaleme alınaydınız
onlar kaleme alınaydılar
Past reportative /
ben kaleme alınaymışım
sen kaleme alınaymışsın
o kaleme alınaymış
biz kaleme alınaymışız
siz kaleme alınaymışsınız
onlar kaleme alınaymışlar

Imperative / وجه امری

sen kaleme alın
o kaleme alınsın
siz kaleme alının(ız)
onlar kaleme alınsınlar
دانلود اپلیکیشن آموزشی + دیکشنری رایگان