صرف فعل ترکی استانبولی klasikleştirmek

klasikleştirmek : مصدر

Indicative mood / وجه اخباری

Present continuous simple / حال استمراری ساده
ben klasikleştiriyorum
sen klasikleştiriyorsun
o klasikleştiriyor
biz klasikleştiriyoruz
siz klasikleştiriyorsunuz
onlar klasikleştiriyorlar
Simple tense / زمان گسترده
ben klasikleştiririm
sen klasikleştirirsin
o klasikleştirir
biz klasikleştiririz
siz klasikleştirirsiniz
onlar klasikleştirirler
Past definite / گذشته خبری
ben klasikleştirdim
sen klasikleştirdin
o klasikleştirdi
biz klasikleştirdik
siz klasikleştirdiniz
onlar klasikleştirdiler
Past progressive, dubitative / گذشته استمراری تردیدی
ben klasikleştiriyormuşum
sen klasikleştiriyormuşsun
o klasikleştiriyormuş
biz klasikleştiriyormuşuz
siz klasikleştiriyormuşsunuz
onlar klasikleştiriyormuşlar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben klasikleştirirmişim
sen klasikleştirirmişsin
o klasikleştirirmiş
biz klasikleştirirmişiz
siz klasikleştirirmişsiniz
onlar klasikleştirirmişler
Past progressive, narrative / گذشته استمراری روایتی
ben klasikleştiriyordum
sen klasikleştiriyordun
o klasikleştiriyordu
biz klasikleştiriyorduk
siz klasikleştiriyordunuz
onlar klasikleştiriyordular
Past perfect, narrative / گذشته کامل روایتی
ben klasikleştirmiştim
sen klasikleştirmiştin
o klasikleştirmişti
biz klasikleştirmiştik
siz klasikleştirmişstiniz
onlar klasikleştirmiştiler
Doubtful distant past / گذشته دور و تردید آمیز
ben klasikleştirmişmişim
sen klasikleştirmişmişsin
o klasikleştirmişmiş
biz klasikleştirmişmişiz
siz klasikleştirmişmişsiniz
onlar klasikleştirmişmişler
Past in future / گذشته در آینده
ben klasikleştirmiş olacağım
sen klasikleştirmiş olacaksın
o klasikleştirmiş olacak
biz klasikleştirmiş olacağız
siz klasikleştirmiş olacaksınız
onlar klasikleştirmiş olacaklır
Past conditional narrative / شرطی روایتی گذشته
ben klasikleştirseydim
sen klasikleştirseydin
o klasikleştirseydi
biz klasikleştirseydik
siz klasikleştirseydiniz
onlar klasikleştirseydiler
Past conditional dubitative / شرطی تردیدی گذشته
ben klasikleştirseymişim
sen klasikleştirseymişsin
o klasikleştirseymiş
biz klasikleştirseymişiz
siz klasikleştirseymişsiniz
onlar klasikleştirseymişler
Future simple / زمان آینده
ben klasikleştireceğim
sen klasikleştireceksin
o klasikleştirecek
biz klasikleştireceğiz
siz klasikleştireceksiniz
onlar klasikleştirecekler
Future in past / آینده در گذشته
ben klasikleştirecektim
sen klasikleştirecektin
o klasikleştirecekti
biz klasikleştirecektik
siz klasikleştirecektiniz
onlar klasikleştirecektiler
Future dubitative / آینده وجه تردیدی
ben klasikleştirecekmişim
sen klasikleştirecekmişsin
o klasikleştirecekmiş
biz klasikleştirecekmişiz
siz klasikleştirecekmişsiniz
onlar klasikleştirecekmişler
Future conditional / آینده شرطی
ben klasikleştireceksem
sen klasikleştireceksen
o klasikleştirecekse
biz klasikleştireceksek
siz klasikleştirecekseniz
onlar klasikleştirecekseler

Necessitative /

Simple tense / زمان گسترده
ben klasikleştirmeliyim
sen klasikleştirmelisin
o klasikleştirmeli(dir)
biz klasikleştirmeliyiz
siz klasikleştirmelisiniz
onlar klasikleştirmeli(dir)ler
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben klasikleştirmeliydim
sen klasikleştirmelidin
o klasikleştirmeliydi
biz klasikleştirmeliydik
siz klasikleştirmeliydiniz
onlar klasikleştirmeliydiler
Past, Dubitative / گذشته تردیدی
ben klasikleştirmeliymişim
sen klasikleştirmeliymişsin
o klasikleştirmeliymiş
biz klasikleştirmeliymişiz
siz klasikleştirmeliymişsiniz
onlar klasikleştirmeliymişler

Conditional / وجه شرطی

Simple tense / فاعلی زمان گسترده
ben klasikleştirsem
sen klasikleştirsen
o klasikleştirse
biz klasikleştirsek
siz klasikleştirseniz
onlar klasikleştirseler
Present progressive / حال استمراری
ben klasikleştiriyorsam
sen klasikleştiriyorsan
o klasikleştiriyorsa
biz klasikleştiriyorsak
siz klasikleştiriyorsanız
onlar klasikleştiriyorlarsa
Present / حال ساده
ben klasikleştirirsem
sen klasikleştirirsen
o klasikleştirirse
biz klasikleştirirsek
siz klasikleştirirseniz
onlar klasikleştirirseler
Past definite / گذشته خبری
ben klasikleştirdiysem
sen klasikleştirdiysen
o klasikleştirdiyse
biz klasikleştirdiysek
siz klasikleştirdiyseniz
onlar klasikleştirdiyseler
Indefinite past / گذشته گسترده
ben klasikleştirmişsem
sen klasikleştirmişsen
o klasikleştirmişse
biz klasikleştirmişsek
siz klasikleştirmişseniz
onlar klasikleştirmişseler

Subjunctive / وجه التزامی

Simple tense / زمان گسترده
ben klasikleştireyim
sen klasikleştiresin
o klasikleştire
biz klasikleştirelim
siz klasikleştiresiniz
onlar klasikleştireler
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben klasikleştireydim
sen klasikleştireydin
o klasikleştireydi
biz klasikleştireydik
siz klasikleştireydiniz
onlar klasikleştireydiler
Past reportative /
ben klasikleştireymişim
sen klasikleştireymişsin
o klasikleştireymiş
biz klasikleştireymişiz
siz klasikleştireymişsiniz
onlar klasikleştireymişler

Imperative / وجه امری

sen klasikleştir
o klasikleştirsin
siz klasikleştirin(iz)
onlar klasikleştirsinler
دانلود اپلیکیشن آموزشی + دیکشنری رایگان