صرف فعل ترکی استانبولی zorunda kalmak

zorunda kalmak : مصدر

Indicative mood / وجه اخباری

Present continuous simple / حال استمراری ساده
ben zorunda kalıyorum
sen zorunda kalıyorsun
o zorunda kalıyor
biz zorunda kalıyoruz
siz zorunda kalıyorsunuz
onlar zorunda kalıyorlar
Simple tense / زمان گسترده
ben zorunda kalırım
sen zorunda kalırsın
o zorunda kalır
biz zorunda kalırız
siz zorunda kalırsınız
onlar zorunda kalırlar
Past definite / گذشته خبری
ben zorunda kaldım
sen zorunda kaldın
o zorunda kaldı
biz zorunda kaldık
siz zorunda kaldınız
onlar zorunda kaldılar
Past progressive, dubitative / گذشته استمراری تردیدی
ben zorunda kalıyormuşum
sen zorunda kalıyormuşsun
o zorunda kalıyormuş
biz zorunda kalıyormuşuz
siz zorunda kalıyormuşsunuz
onlar zorunda kalıyormuşlar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben zorunda kalırmışım
sen zorunda kalırmışsın
o zorunda kalırmış
biz zorunda kalırmışız
siz zorunda kalırmışsınız
onlar zorunda kalırmışlar
Past progressive, narrative / گذشته استمراری روایتی
ben zorunda kalıyordum
sen zorunda kalıyordun
o zorunda kalıyordu
biz zorunda kalıyorduk
siz zorunda kalıyordunuz
onlar zorunda kalıyordular
Past perfect, narrative / گذشته کامل روایتی
ben zorunda kalmıştım
sen zorunda kalmıştın
o zorunda kalmıştı
biz zorunda kalmıştık
siz zorunda kalmışstınız
onlar zorunda kalmıştılar
Doubtful distant past / گذشته دور و تردید آمیز
ben zorunda kalmışmışım
sen zorunda kalmışmışsın
o zorunda kalmışmış
biz zorunda kalmışmışız
siz zorunda kalmışmışsınız
onlar zorunda kalmışmışlar
Past in future / گذشته در آینده
ben zorunda kalmış olacağım
sen zorunda kalmış olacaksın
o zorunda kalmış olacak
biz zorunda kalmış olacağız
siz zorunda kalmış olacaksınız
onlar zorunda kalmış olacaklır
Past conditional narrative / شرطی روایتی گذشته
ben zorunda kalsaydım
sen zorunda kalsaydın
o zorunda kalsaydı
biz zorunda kalsaydık
siz zorunda kalsaydınız
onlar zorunda kalsaydılar
Past conditional dubitative / شرطی تردیدی گذشته
ben zorunda kalsaymışım
sen zorunda kalsaymışsın
o zorunda kalsaymış
biz zorunda kalsaymışız
siz zorunda kalsaymışsınız
onlar zorunda kalsaymışlar
Future simple / زمان آینده
ben zorunda kalacağım
sen zorunda kalacaksın
o zorunda kalacak
biz zorunda kalacağız
siz zorunda kalacaksınız
onlar zorunda kalacaklar
Future in past / آینده در گذشته
ben zorunda kalacaktım
sen zorunda kalacaktın
o zorunda kalacaktı
biz zorunda kalacaktık
siz zorunda kalacaktınız
onlar zorunda kalacaktılar
Future dubitative / آینده وجه تردیدی
ben zorunda kalacakmışım
sen zorunda kalacakmışsın
o zorunda kalacakmış
biz zorunda kalacakmışız
siz zorunda kalacakmışsınız
onlar zorunda kalacakmışlar
Future conditional / آینده شرطی
ben zorunda kalacaksam
sen zorunda kalacaksan
o zorunda kalacaksa
biz zorunda kalacaksak
siz zorunda kalacaksanız
onlar zorunda kalacaksalar

Necessitative /

Simple tense / زمان گسترده
ben zorunda kalmalıyım
sen zorunda kalmalısın
o zorunda kalmalı(dır)
biz zorunda kalmalıyız
siz zorunda kalmalısınız
onlar zorunda kalmalı(dır)lar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben zorunda kalmalıydım
sen zorunda kalmalıdın
o zorunda kalmalıydı
biz zorunda kalmalıydık
siz zorunda kalmalıydınız
onlar zorunda kalmalıydılar
Past, Dubitative / گذشته تردیدی
ben zorunda kalmalıymışım
sen zorunda kalmalıymışsın
o zorunda kalmalıymış
biz zorunda kalmalıymışız
siz zorunda kalmalıymışsınız
onlar zorunda kalmalıymışlar

Conditional / وجه شرطی

Simple tense / فاعلی زمان گسترده
ben zorunda kalsam
sen zorunda kalsan
o zorunda kalsa
biz zorunda kalsak
siz zorunda kalsanız
onlar zorunda kalsalar
Present progressive / حال استمراری
ben zorunda kalıyorsam
sen zorunda kalıyorsan
o zorunda kalıyorsa
biz zorunda kalıyorsak
siz zorunda kalıyorsanız
onlar zorunda kalıyorlarsa
Present / حال ساده
ben zorunda kalırsam
sen zorunda kalırsan
o zorunda kalırsa
biz zorunda kalırsak
siz zorunda kalırsanız
onlar zorunda kalırsalar
Past definite / گذشته خبری
ben zorunda kaldıysam
sen zorunda kaldıysan
o zorunda kaldıysa
biz zorunda kaldıysak
siz zorunda kaldıysanız
onlar zorunda kaldıysalar
Indefinite past / گذشته گسترده
ben zorunda kalmışsam
sen zorunda kalmışsan
o zorunda kalmışsa
biz zorunda kalmışsak
siz zorunda kalmışsanız
onlar zorunda kalmışsalar

Subjunctive / وجه التزامی

Simple tense / زمان گسترده
ben zorunda kalayım
sen zorunda kalasın
o zorunda kala
biz zorunda kalalım
siz zorunda kalasınız
onlar zorunda kalalar
Past, Narrative / گذشته روایتی
ben zorunda kalaydım
sen zorunda kalaydın
o zorunda kalaydı
biz zorunda kalaydık
siz zorunda kalaydınız
onlar zorunda kalaydılar
Past reportative /
ben zorunda kalaymışım
sen zorunda kalaymışsın
o zorunda kalaymış
biz zorunda kalaymışız
siz zorunda kalaymışsınız
onlar zorunda kalaymışlar

Imperative / وجه امری

sen zorunda kal
o zorunda kalsın
siz zorunda kalın(ız)
onlar zorunda kalsınlar
دانلود اپلیکیشن آموزشی + دیکشنری رایگان